Translation of "Giysilerin" in English

Giysilerin nerede?

Where are your clothes?

Giysilerin demode.

Your clothes are out of fashion.

Giysilerin kirli.

Your clothes are filthy.

Senin giysilerin kullanıldı.

Your clothes were used.

Senin giysilerin kirli.

Your clothes are dirty.

Giysilerin kurudu mu?

Have your clothes dried?

Bu giysilerin hepsi Tom'un.

These clothes are all Tom's.

Bu tarayıcılar giysilerin içini görebilir.

This scanner can see through clothes.

O, o giysilerin içinde tuhaf görünüyor.

She looks odd in those clothes.

Bu kitap ve giysilerin hepsi senin.

These books and clothes are all yours.

Süpermen de giysilerin içinden görebilir mi?

Can Superman also see through clothes?

- Senin giysilerin nerede ?
- Senin kıyafetlerin nerede?

Where are your clothes?

Bu giysilerin bana verdiği silüeti seviyorum.

I like the silhouette these clothes give me.

Sağanak yağmur yağdığı için giysilerin ıslandı.

My clothes got wet because it was pouring down rain.

O, Japon giysilerin içinde daha iyi görünüyor.

She looks better in Japanese clothes.

Amerikalıların giydikleri giysilerin çoğu Amerika'nın dışında yapılmaktadır.

Most of the clothes that Americans wear are made outside of America.

Avrupalıların giydikleri giysilerin çoğu Avrupa'nın dışında yapılmaktadır.

Most of the clothes that Europeans wear are made outside of Europe.

Kanadalıların giydikleri giysilerin çoğu Kanada'nın dışında yapılmaktadır.

Most of the clothes that Canadians wear are made outside of Canada.

Bu giysilerin tasarımı gerçekten oldukça güzel, ama onlar biraz pahalı.

The design of these clothes is indeed rather nice, but they are a little expensive.