Translation of "Egzotik" in English

0.003 sec.

Examples of using "Egzotik" in a sentence and their english translations:

Egzotik gıdaları severim.

I like exotic foods.

Linda, Londra'da popüler bir egzotik dansçıydı.

Linda was a popular exotic dancer in London.

Mary egzotik bir orta doğu güzeliydi.

Mary was an exotic Middle Eastern beauty.

Bu hayvanlar son derece egzotik ve garip.

The animals are extremely exotic and strange.

Onun egzotik parfümünün hoş bir kokusu var.

Her exotic perfume has a subtle scent.

O egzotik yerlere seyahat etme fikrine saplantılıydı.

He was obsessed with the idea of travelling to exotic locations.

Gürültüden uzak olarak, gölün önündeki egzotik bitkilerin yanında oturabilirsin.

You can sit by the exotic plants in front of the lake, away from the noise.

Tom egzotik bir adada bir yerde Riley'in hayatını yaşıyor.

Tom's off on an exotic island somewhere, living the life of Riley.

- Bazı insanlar egzotik hayvanları evcil hayvan olarak beslerler.
- Kimileri egzotik hayvanları evcil hayvan olarak besler.
- Kimi insanlar acayip hayvanları evcil hayvan edinirler.

Some people keep rare animals as pets.

- Bazı insanlar evcil hayvanlar olarak nadir bulunan hayvanları beslerler.
- Bazı insanlar egzotik hayvanları evcil hayvan olarak beslerler.
- Kimileri egzotik hayvanları evcil hayvan olarak besler.
- Kimi insanlar acayip hayvanları evcil hayvan edinirler.

Some people keep rare animals as pets.

Arizona egzotik evcil hayvan mağazası sahibi Traci Roach, ki bu onun sahne adı değil, gerçek adı,

Arizona exotic pet store owner Traci Roach and no, that’s not her stage name, it’s real,