Translation of "Bildiri" in English

Bir bildiri yazmalıyım.

I have to write a paper.

Tom bildiri almadı.

Tom didn't get the memo.

Bir bildiri yapmak istiyorum.

I want to make a statement.

- Sadaka istemiyorum.
- Bildiri istemiyorum.

I don't want a handout.

Ortak bir bildiri üzerinde anlaştılar.

They agreed on a joint statement.

O, duvara bir bildiri yapıştırdı.

She pasted a notice on the wall.

Önde gelen bilginler konferansta bildiri sunmaya davet edilmiştir.

Leading scholars have been invited to present papers at the conference.

Olay, Yemen'in güneyindeki El-Mukalla şehrindeki başkanlık sarayını hedefleyen ve 30 asker ve subayın ölümüyle sonuçlanan saldırının sorumluluğunun El Kaide tarafından yayınlanan bir bildiri ile üstlenilmesinden sonra meydana geldi.

The incident came in the wake of Al-Qaeda's admission of responsibility, in a statement published by the organization, for an attack that targeted the republican palace in the city of Al-Mukalla in southern Yemen and resulted in the deaths of 30 officers and soldiers.