Translation of "Araştırmacılar" in English

0.006 sec.

Examples of using "Araştırmacılar" in a sentence and their english translations:

Araştırmacılar bunu inceledi

Researchers have investigated this,

Araştırmacılar yolculuklarına devam ettiler.

The explorers continued their journey.

Araştırmacılar pilotu suçlamaya çalıştı.

The investigators tried to pin the blame on the pilot.

Araştırmacılar mağarada bir iskelet keşfettiler.

The explorers discovered a skeleton in the cave.

Araştırmacılar şaşırtıcı bir keşif yaptı.

The researchers made a surprising discovery.

Araştırmacılar kaza yerinden delil topladılar.

The investigators gathered evidence from the crash site.

Araştırmacılar, tetiği kimin çektiğini bulamadılar.

Investigators couldn't find who pulled the trigger.

Araştırmacılar Fadıl'ın geçmişi üzerine odaklandılar.

Investigators focused on Fadil's past.

Erkek doğum kontrolü üzerinde çalışan araştırmacılar

The researchers who are working on male contraception

( Araştırmacılar, yatırımların önümüzdeki senelerde başlayacağını düşünüyor.

(Investors expect their business to take off in the next years.

Araştırmacılar, bir suikast planını ortaya çıkardılar.

Investigators uncovered an assassination plot.

Araştırmacılar büyük bir keşfe imza attı.

The researchers made a dramatic discovery.

Araştırmacılar bu ön yargıları laboratuvar koşulları altında,

Researchers have found and analyzed these biases in a lab,

Araştırmacılar bir video oyunu oynamak için maymunları eğitti.

The researchers trained monkeys to play a video game.

Araştırmacılar, kanser araştırmalarının Kutsal Kasesini bulmuş olabileceklerine inanıyorlar.

The researchers believe they may have found the Holy Grail of cancer research.

Daha genel olarak, araştırmacılar onlarca yıldır ilgi alanıyla

And more generally, researchers have tried to show for decades

Bazı adli araştırmacılar karkasların böcek kolonizasyon oranını çalışmaktadırlar.

Some forensics researchers study the rate of insect colonization of carcasses.

Araştırmacılar ciddi bir gıda eksikliğinden muzdarip olmaya başladı.

The explorers began to suffer from a severe lack of food.

Araştırmacılar evrenin farklı bir bölümüne girmek için kapı kullanırlar.

The researchers use the portal to enter into a different part of the universe.

Araştırmacılar, "Doğa-Beslenme" tartışmalarını çözmek için tek yumurta ikizlerini inceliyorlar.

Researchers study identical twins to solve the "Nature vs. Nurture" debate.

- Sami'nin arabası araştırmacılar tarafından denetlendi.
- Sami'nin arabası dedektifler tarafından incelendi.

Sami's car was inspected by investigators.

Araştırmacılar günde üç doyurucu yemek yersen kilo vermenin daha kolay olduğunu söylüyor.

Researchers say that it's easier to lose weight if you eat three square meals a day.

- Araştırmacılar anomalileri neredeyse hemen fark ettiler.
- Müfettişler anomalileri neredeyse hemen fark ettiler.

Almost immediately, investigators noticed anomalies.

Birçok Avrupalı ​​araştırmacılar on dokuzuncu yüzyılda eski Fars edebiyatı eğitimi almasına rağmen, yeni dünya çağdaş edebiyatımıza dikkat etmiyor.

Although many European researchers have studied ancient Persian literature in the nineteenth century, the new world is not paying attention to our contemporary literature.