Translation of "Ağlar" in English

0.021 sec.

Examples of using "Ağlar" in a sentence and their english translations:

- Oğlanlar ağlar.
- Çocuklar ağlar.

Boys do cry.

Herkes ağlar.

Everyone cries.

- Ağlar balıkla yüklüydü.
- Ağlar balıkla doluydu.

The nets were loaded with fish.

Erkekler ağlar mı?

Do men cry?

Küçük kızlar ağlar.

Little girls cry.

Palyaçolar da ağlar.

Clowns also cry.

Erkekler de ağlar.

- Men cry too.
- Men cry, too.

Örümcekler ağlar örerler.

Spiders spin webs.

Tom kolayca ağlar.

Tom cries easily.

Bütün bebekler ağlar.

All babies cry.

Tom çok ağlar

Tom cries a lot.

Tom sürekli ağlar

Tom cries all the time.

Çocuk gülmek yerine ağlar.

Instead of smiling, the boy cries.

Sık sık ağlar mısın?

Do you cry often?

Tom çok ağlar mı?

Does Tom cry a lot?

Erkekler bile bazen ağlar.

Even men sometimes cry.

Kardeşim sık sık ağlar.

- My sibling often cries.
- My brother often cries.

Tom korktuğunda genellikle ağlar.

Tom usually cries when he's scared.

Tom çok nadiren ağlar.

- Tom very seldom cries.
- Tom very rarely cries.

Sami çok kolayca ağlar.

Sami cries so easily.

Kız kardeşim sık sık ağlar.

My sister often cries.

Yani unutmayın: "eşkiyalar bile ağlar"

So just remember: even thugz cry.

Erkek kardeşim sık sık ağlar.

My brother often cries.

O, soğan doğrarken her zaman ağlar.

She always cries when she chops onions.

Tom sarhoş olduğunda sık sık ağlar.

Tom often cries when he's drunk.

Tom bu şarkıyı her duyuşunda ağlar.

Tom cries every time he hears this song.

Sadece kuru bir bez gerektiğinde ağlar.

She only cries when she needs a dry nappy.

Eğer Mary bırakırsa Tom muhtemelen ağlar.

Tom will probably cry if Mary leaves.

- Tom'un ağlayacağından eminim.
- Eminim Tom ağlar.

- I'm certain that Tom will cry.
- I'm certain Tom will cry.

Eğer Mary giderse Tom muhtemelen ağlar.

Tom is probably going to cry if Mary leaves.

O sarhoş olduğunda o her zaman ağlar.

- He always cries when he is drunk.
- She always cries when he is drunk.

Çocuklar bazen sadece dikkat çekmek için ağlar.

Children often cry just because they want some attention.

- O sürekli olarak ağlıyor.
- O mütemadiyen ağlar.

She cries continously.

Kadın düğünden önce erkek düğünden sonra ağlar.

The woman cries before the wedding and the man afterwards.

O sadece kuru bir beze ihtiyacı olduğunda ağlar.

He only cries when he needs a dry nappy.

İnsanlar bu günlerde sosyal ağlar hakkında çok şey konuşuyorlar.

People talk a lot about social networks these days.

Bu metnin sosyal ağlar üzerinde büyük bir etkisi vardı.

This text had a great impact on the social networks.

Içeride Gubbi ve diğer vahşi yaşam görevlileri büyük ağlar gererek kaçağı tuzağa düşürmeyi umuyor.

inside Gubbi and other wildlife officers lay out the large nets in the hope of snaring the fugitive.

Bir bebeğe ne için ihtiyaç duyuyorsun? O sadece yemek yer, kaka yapar, kusar ve ağlar.

What do you need a baby for? It just eats, shits, vomits, and cries.