Translation of "şefkatle" in English

O, onu şefkatle öptü.

She gave him a tender kiss.

- Tom Mary'yi kibarca dudaklarından öptü.
- Tom Mary'yi şefkatle dudaklarından öptü.

Tom kissed Mary tenderly on the lips.

Yavaş bir el hareketiyle onun bir tutam saçını kenara itti. Sonra, şefkatle ve yumuşak bir şekilde kulağının alt tarafından boynunu öptü.

With a slow movement of his hand, he pushed aside a lock of her hair. Then, tenderly and softly, he kissed her neck below the ear.