Translation of "Yakaladı" in Dutch

0.004 sec.

Examples of using "Yakaladı" in a sentence and their dutch translations:

- Kedi fareyi yakaladı.
- Kedi, fareyi yakaladı.

De kat ving de muis.

Kedi sıçanları yakaladı.

De kat ving de ratten.

Yirmi kelebek yakaladı.

Hij heeft twintig vlinders gevangen.

Bir fare yakaladı.

Hij ving een muis.

Tom, Mary'yi yakaladı.

Tom heeft Maria betrapt.

Köpek, eti yakaladı.

- De hond heeft het vlees gevangen.
- De hond ving het vlees.

Polis onu yakaladı.

Ze werd door de politie gearresteerd.

Çocuk köpeği kuyruğundan yakaladı.

De jongen greep de hond bij de staart.

Beni soğuk algınlığı yakaladı.

Ik ben verkouden.

Polis yankesiciyi suçüstünde yakaladı.

De politie arresteerde de zakkenroller op heterdaad.

O, beni yakamdan yakaladı.

Hij greep me bij mijn kraag.

Polisler hırsızı suçüstü yakaladı.

De politie heeft de inbreker op heterdaad opgepakt.

Kedi bir fare yakaladı.

De kat ving een muis.

Tom bir fare yakaladı.

Tom ving een muis.

Tom üç balık yakaladı.

- Tom ving drie vissen.
- Tom heeft drie vissen gevangen.

O üç balık yakaladı.

- Hij ving drie vissen.
- Hij heeft drie vissen gevangen.

Şahin bir fare yakaladı.

De havik ving een muis.

Tom köpeğinin kuyruğunu yakaladı.

Tom pakte de staart van zijn hond beet.

Vikingleri hazırlıksız yakaladı .... Stamford Bridge'de.

Vikingen overrompelde ... op Stamford Bridge.

Sonra köpek balığı onu yakaladı.

Dan pakt de haai haar.

Babam dün üç balık yakaladı.

Mijn vader heeft gisteren drie vissen gevangen.

O beni porno izlerken yakaladı.

Ze verraste me toen ik porno aan het kijken was.

Tom büyük bir balık yakaladı.

Tom heeft een grote vangst gemaakt.

Yaşlı adam büyük bir balık yakaladı.

De oude heeft een grote vis gevangen.

Erkek kardeşim büyük bir balık yakaladı.

Mijn broer heeft een grote vis gevangen.

Bir çocuğu onun saatini çalarken yakaladı.

- Hij betrapte een jongen die zijn horloge aan het stelen was.
- Hij ving een jongen die zijn horloge aan het stelen was.

Tom çıplak elleriyle bir balık yakaladı.

- Tom heeft een vis gevangen met zijn blote handen.
- Tom heeft met blote handen een vis gevangen.

Tom, Pokémon Go'daki her Pokémon'u yakaladı.

Tom heeft elke Pokémon gevangen in Pokémon Go.

O yaşlı adam büyük bir balık yakaladı.

De oude heeft een grote vis gevangen.

Bir hafta sonra Napolyon, Bennigsen'in ordusunu Friedland'da yakaladı.

Een week later ving Napoleon het leger van Bennigsen in Friedland.

- Tom, bir balık tuttu.
- Tom bir balık yakaladı.

Tom heeft een vis gevangen.

Onlar Tom ve Mary'yi otobüsün arkasında seks yaparken yakaladı.

Ze hebben Maria en Tom betrapt terwijl ze achterin de bus aan het vrijen waren.