Translation of "Ikisi" in Arabic

0.005 sec.

Examples of using "Ikisi" in a sentence and their arabic translations:

Bilişinin üçte ikisi

‫ثلثي إدراكها‬

ikisi de çok zengin

كلاهما غني جدا

"Sanırım belki de ikisi." derdiniz.

كنتم لتقولوا، "أعتقد ربّما أنّ كلاهما على حد سواء."

Buzullarımızın üçte ikisi yok olabilir.

سيختفي ثلثان من الجليد.

Bu ikisi de iklimi etkiliyor

كلا العاملين يؤثران على المناخ

Bu ikisi arasındaki farkı açıklayamam.

ليس بإمكاني تفسير الفرق بينهما.

Onların her ikisi de odadalar.

- كلاهما في الغرفة.
- كِلاً من هما في الغرفة.

İkisi de Sara'yla hayatını veya problemlerini

كل من الجد والجدة مشغولان

Ne düşünüyorsunuz? İkisi de çok zor.

‫ماذا تعتقد؟‬ ‫الحلان صعبان.‬

Her ikisi de etkileşimli ve birleştirici.

كلاهما تفاعلي ويعزز التواصل.

Elbette, her ikisi de doğru değildi.

لم يكن أي منها صحيحاً بالطبع.

Yağmur ormanı memelilerinin üçte ikisi gececidir.

‫ثلثا ثدييات الغابات المطيرة ليلية.‬

İkisi de yapay ışıkta iyi görüyor.

‫كلتاهما ترى جيدًا في الضوء الصناعي.‬

Kız kardeşlerin her ikisi de sarışınlar.

الأختان شقراوتان.

İkisi de sonsuza dek mutlu yaşadı.

عاشا سويّا في السّعادة و إلى الأبد.

Her ikisi de ölüme mahkûm edildi.

- كلاهما حُكِم عليهما بالإعدام.
- كلتاهما حُكِم عليهما بالإعدام.

Tom ve Mary ikisi de kirliydi.

توم وماري كلاهما كانا مُتّسخيْن.

Kadınların sadece yüzde ikisi kendilerini güzel buluyordu.

أن 2% من النساء فقط يجدن أنفسهن جميلات.

Bu binaların ikisi de ışıkla flört ediyor.

يغازلُ كلا هذين المبنيين الضوء.

Erkek kardeşlerin her ikisi de hâlâ hayatta.

لا يزال كلا الأخوين على قيد الحياة.

Tom ve Mary her ikisi de güldü.

ضحك كلُّ من توم وماري.

Bu öğrencilerin her ikisi de testi geçmediler.

كلا الطالبين لم ينجحا الإختبار.

Öğrencilerin her ikisi de bütün testlerini geçti.

كلا الطالبين حضرا جميع الامتحانات.

Tom ve Mary her ikisi de toplantıdaydı.

توم وماري كلاهما كانا في الاجتماع.

Onunla ilgili ayırt edici şeylerden ikisi, ölüm sahnelerine,

اثنان من الأشياء المميزة عنها هما الانبهار بمشاهد الموت ،

Dört gün içinde Moskova'nın üçte ikisi yok olmuştu.

في خلال يومين (ثلثين) موسكو قد دمر

Leyla ve Sami'nin her ikisi de 45 yaşındaydı.

كان عمر ليلى و سامي خمسة و أربعون سنة.

Bu ikisi az önceki gibi ileri ve geri gidiyor,

هذين الإثنين يتحركان ذهابًا وإيابًا كالسابق،

O yıl, ikisi de şiddet saldırısı işlemeye karar verdi.

في تلك السّنة، قرّرت كلتاهما أنْ تشنّا هجومًا عنيفًا.

Britanyalı kadınların yüzde elli ikisi çikolatayı sekse tercih ediyor.

اثنان وخمسون بالمئة من النساء البريطانيات يفضلن الشوكولاته على الجنس.

Ve ikisi arasındaki ilişki daha çok tek yönlü hale geldi.

والعلاقة فيما بينهما أصبحت في اتجاه واحد.

şu an dünya insanlarının üçte ikisi demokrasi çatısı altında yaşıyor.

مع ثلثي سكان العالم الذين يعيشون في الديمقراطيات.

Ama bugüne kadar ikisi arasındaki güçlü bağı göstermede başarısız oldular.

ولكن حتى الآن فشلوا في اظهار رابط متين بين الاثنين.

Ağaç örtüsünün altındaki ormanın zeminine ay ışığının sadece yüzde ikisi ulaşıyor.

‫أسفل المظلات،‬ ‫لا يصل من ضوء القمر سوى 2 بالمئة.‬

Dünyada yaşayan insanlara göre saniyenin binde ikisi kadar zaman farklılığı yaşarlar

يواجهون فرقًا زمنيًا يبلغ 2000 جزء من الثانية وفقًا للأشخاص الذين يعيشون في العالم

Afganistan ve İran her ikisi de milli marşlarını 20.yüzyıl boyunca birkaç kez değiştirmişti.

غيّرَت كلاً من ايران و افغانستان نشيدهما الوطني عدة مرات خلال القرين العشرين.

Kutup ayıları muazzam güçlerini kullanarak yüzeyde delik açabilir. Fakat avların en az üçte ikisi hüsranla sonuçlanır.

‫تستخدم الدببة القطبية قواها الهائلة‬ ‫لكسر السطح.‬ ‫لكن على الأقل ثلثي عمليات الصيد‬ ‫ستبوء بالفشل.‬

Ve şimdiye kadar, askerler ve atlar -ikisi de vitamin eksikliğinden kaynaklanan- iskörbüt ve uyuz belirtileri gösterdi.

والآن ، أظهر الرجال علامات داء الاسقربوط و ظهر الجرب عند، وكلاهما ناجم عن نقص الفيتامينات.