Translation of "Götürdü" in Arabic

0.004 sec.

Examples of using "Götürdü" in a sentence and their arabic translations:

Bilinmeyen bir bölgeye götürdü.

‫نحو منطقة غير معروفة.‬

Leyla, kızını okula götürdü.

أخذت ليلى ابنتها إلى المدرسة.

Sami, Leyla'yı doktorlara götürdü.

أخذ سامي ليلى إلى الطّبيب.

Leyla kızını alışverişe götürdü.

- أخذت ليلى إبنتها إلى التّبضّع.
- أخذت ليلى إبنتها إلى التّسوّق.
- ذهبت ليلى و ابنتها إلى التّبضّع.
- ذهبت ليلى و ابنتها إلى التّسوّق.

Sonrasında bir adım ileri götürdü;

ولكنه حينها أخذ الأمر خطوة أبعد؛

Galiçya dağlarından La Coruña'ya götürdü.

جبال غاليسيا إلى لاكورونيا.

O, kız kardeşini yanında götürdü.

- أخذ أخته معه.
- إصطحب أخته.

Polis sorgulanmak için Fadıl'ı götürdü.

أخذت الشّرطة فاضل للإستجواب.

Sami Leyla'yı sağlık merkezine götürdü.

- أخذ سامي ليلى إلى المركز الصّحّي.
- نقل سامي ليلى إلى المركز الصّحّي.

Sami bütün sabunları yanında götürdü.

أخذ سامي كلّ الصّابون معه.

Götürdü ve Ney ve Üçüncü Kolordu devraldı.

وتولى Ney و Third Corps.

Ve onu alıp puslu ormanın derinliklerine götürdü.

‫وأخذتها إلى غابة العشب الضبابية.‬

- Hitler Almanya'yı savaşa götürdü.
- Hitler Almanya'yı savaşa sürükledi.

قاد هتلر بلاده إلى الحرب.

Annem iğneyi doktora götürdü ve doktor da işlemi gerçekleştirdi.

أحضرت أمي الإبرة إلى طبيبها وقام بإجراء العملية.

Tüm bu araştırma ve fikirler bizi şu sonuca götürdü:

كل هذا البحث و التفكير قادنا للنتيجة

Ve Fransız kuvvetlerini Ocaña'da İspanyollara karşı ezici bir zafere götürdü.

وقاد القوات الفرنسية إلى انتصار ساحق على الإسبان في أوكانيا.

Sarayında görev yaptığı Kiev şehrine götürdü … daha sonra Bizans İmparatoru

الكبير ياروسلاف الحكيم ... ثم إلى القسطنطينية ، حيث قاد حرس فارانجيان