Translation of "öncülük" in Arabic

0.004 sec.

Examples of using "öncülük" in a sentence and their arabic translations:

Optogenetik cihazların kullanımına öncülük ettim.

ملكت قياد أدوات التعديل الجيني الضوئي

Hayatını sürüngen araştırmalarında öncülük ederek geçirdi

‫أمضى عمره وهو غارق في البحث الرائد‬ ‫عن الزواحف،‬

Çin de uygulama çağına öncülük ettiği

وقيادة الصين لعصر التنفيذ،

Buna öncülük edenlerden birisi Christina Bu.

واحد من الأشخاص الذين يترأسون هذا هي (كريستينا بو).

Hiç kimsenin orduya öncülük etmediği yer.

حيث لا أحد قادت أي وقت مضى جيش.

Fakat öncülük yapanlar bizlere ilham verirler.

ولكن أولئك الذين يقودون يُلهموننا.

Sıfırdan sosyal değişime öncülük eden insanlardan biri

وبينما أحب أن أكون من هؤلاء

NASA yıllarca araştırma ve geliştirmeye öncülük etti.

شرعت ناسا في سنوات من البحث والتطوير الرائدة.

Borç tahsilatı çalışmalarına öncülük etmesi için işe aldım.

لتوجيه جهودنا نحو سداد ديوننا.

- Krasny'de ve Smolensk'te boynundan yaralandığı saldırılara öncülük etti.

المعركة - قاد الهجمات في كراسني وسمولينسك ، حيث أصيب في رقبته.

Ertesi yıl, Altıncı Kolordu'nun Avusturya'ya karşı savaşmasına öncülük etti.

في العام التالي ، كان يقود الفيلق السادس للحرب ضد النمسا.

Ve Yafa ve Akka'ya yönelik saldırılara öncülük etti ... boynundan vurulduğu

وقيادة الاعتداءات على يافا وعكا ... حيث أصيب برصاصة في عنقه ،

Ardından korkusuzca kendisi öne çıkıyor ve dağılmış olan kuvvetlerine öncülük ediyor.

اتجه حينها إلى المعركة بنفسه لتجميع القوات المتناثرة

Ateşkes anlaşmasını tam olarak destekleyen kapsamlı bir ulusal uzlaşma sürecine öncülük edecek

شاملة تدعم اتفاق وقف اطلاق النار بالكامل. وتعيد لملمة

Von Braun, 2. Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyası'nın ölümcül V2 roketinin geliştirilmesine öncülük etmişti

كان فون براون قد قاد تطوير صاروخ ألمانيا النازي القاتل V2 خلال

Muhtemelen Napolyon'u yakalanmaktan veya daha kötüsünden kurtaran yeni bir saldırıya öncülük etmek için soyunma istasyonundan ayrıldı .

محطة الملابس ليقود هجومًا جديدًا ، ربما أنقذ نابليون من الأسر أو ما هو أسوأ.