Translation of "Usa" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Usa" in a sentence and their turkish translations:

- Ella usa botox.
- Usa botox.

O botoks kullanır.

- ¿Tom usa lentes?
- ¿Usa lentes Tom?

Tom gözlük takar mı?

- Ella usa mucho maquillaje.
- Usa toneladas de maquillaje.

O, koyu makyaj yapar.

usa una mascota

binek hayvanı kullanmak

Usa el teléfono.

Telefon kullan.

Usa energía solar.

O, güneş enerjisi kullanır.

Usa tu llave.

Anahtarını kullan.

Usa la llave.

Kilidi aç.

- Usa gafas para leer.
- Él usa gafas para leer.

O okumak için gözlük takar.

- Este escritorio lo usa Tom.
- Esta mesa la usa Tom.

Bu masa Tom tarafından kullanılır.

Ella usa mucho maquillaje.

O, koyu makyaj yapar.

Ella usa hermosas pilchas.

O, güzel giysiler giyer.

Usa el control manual.

Elle kumanda et.

Esta estufa usa queroseno.

Bu soba kerosen kullanır.

Ella usa polleras largas.

Uzun etek giyiyor.

Tom nunca usa corbata.

Tom asla kravat takmaz.

Tom usa ropa sencilla.

Tom basit giysiler giyer.

Ella usa pestañas falsas.

Onun takma kirpikleri var.

Toma, usa mi llave.

İşte, benim anahtarımı kullan.

María usa demasiado maquillaje.

- Mary çok fazla makyaj yapar.
- Mary çok fazla makyaj yapıyor.
- Mary aşırı makyaj yapıyor.

Tom usa Google Chrome.

Tom, Google Chrome kullanır.

Usa tu sentido común.

Sağduyunu kullan.

usa un sistema llamado CompStat.

CompStat denen bir sistem kullanıyor.

Él siempre usa camisas azules.

O her zaman mavi gömlek giyer.

Tom nunca usa un sombrero.

Tom asla şapka takmaz.

Ya nadie usa esa palabra.

O sözü artık kimse kullanmıyor.

Tom usa frecuentemente un sombrero.

Tom çoğunlukla bir şapka takar.

Esta mesa la usa Yumi.

Bu masa Yumi tarafından kullanılır.

Mi hermano usa esta bicicleta.

Erkek kardeşim bu bisikleti kullanır.

Tom solo usa ropa negra.

Tom sadece siyah elbiseler giyer.

Tom usa corbatas de seda.

Tom ipek kravatlar takıyor.

¿Quién más usa este cuarto?

Bu odayı başka kim kullanıyor?

Tomás usa mucho esa palabra.

Tom bu kelimeyi çokça kullanır

¿Dónde se usa el francés?

Fransızcayı nerede kullanıyorsun?

Mi computadora portátil usa Linux.

Benim taşınabilir bilgisayarım Linux kullanıyor.

Esta palabra todavía se usa.

Bu kelime hâlâ kullanılıyor.

Este escritorio lo usa Tom.

- Bu masa Tom tarafından kullanılıyor.
- Bu masa Tom tarafından kullanılır.

¿Cómo se usa esta cámara?

Bu kamerayı nasıl kullanıyorsun?

¿Para qué se usa esto?

Bu şey ne için kullanılır?

Él usa bien sus talentos.

Yeteneklerini iyi kullanır.

Tom usa el transporte público.

Tom toplu taşıma kullanıyor.

¿Cuántas almohadas usa para dormir?

- Yatarken kaç yastık kullanıyorsunuz?
- Uyurken kaç yastıkla yatıyorsunuz?

- Ese sastre usa siempre muy buenos géneros.
- Ese sastre usa siempre tejidos muy buenos.

O terzi her zaman çok iyi malzeme kullanır.

Porque lo usa a su favor

çünkü bu onu lehine kullanıyor

Usa la cabeza por una vez.

Değişiklik olsun diye kafanı kullan.

No sé cómo se usa eso.

Onun nasıl kullanılacağını bilmiyorum.

María usa con frecuencia ropa sugerente.

Mary genelde açık kıyafetler giyer.

La fábrica usa muchas máquinas complicadas.

Fabrika birçok karmaşık makineleri kullanır.

Tom rara vez usa herramientas eléctricas.

Tom nadiren elektrikli aletler kullanır.

Cada estudiante usa su propio computador.

Her öğrenci kendi bilgisayarını kullanır.

Tomás usa unos anteojos muy gruesos.

Tom çok kalın gözlük takıyor.

Este coche lo usa mi padre.

Bu araba babam tarafından kullanılmaktadır.

Esta bicicleta la usa mi hermano.

Bu bisiklet erkek kardeşim tarafından kullanılır.

¿Qué clase de ordenador usa Tom?

Tom ne tür bir bilgisayar kullanır?

¿No lo usa en absoluto cuando dice que no lo use? si él usa pero

kullanmaması derken hiç mi kullanmıyor? evet kullanıyor ama

Se usa en una variedad de cosas

Birçok alanda kullanılıyor;

"¡'Vicky la pringosa' usa champú 'White Rain'.

''Yapışkan Vicky White Rain şampuan kullanıyor.

Y usa la nariz para buscar comida.

Yemeği de burnuyla bulur.

Virus que usa este murciélago como host

bu yarasayı konakçı olarak kullanan virüs

Si el virus te usa como host

eğer virüs sizi konakçı olarak kullanıyorsa

Solo usa uno de ellos. Tu usas.

ula yeter ki kullansın birini yahu. Kullansın.

Usa ese privilegio para crear un cambio.

Ayrıcalığınızı değişiklik yaratmak için kullanın.

Él usa el mismo diccionario que yo.

Benim kullandığım sözlüğün aynısını kullanır.

Él usa un lápiz de punta fina.

O güzel uçlu bir kurşun kalem kullanır.

No recuerdo cómo se usa esta máquina.

Bu makineyi nasıl kullanacağımı hatırlayamıyorum.

¿Quién más usa Tatoeba en tu oficina?

Ofisinde başka kim Tatoeba kullanır?

Él sabe cómo se usa esta arma.

- Bu silahın nasıl kullanılacağını bilir.
- Bu silahın nasıl kullanılacağını biliyor.
- Bu silahı nasıl kullanacağını biliyor.

Parece que Tom solo usa ropa cara.

Tom sadece pahalı giysiler giyer gibi görünüyor.

Ya nadie usa ese tipo de arma.

Artık hiç kimse o tür silah kullanmıyor.

- Usa energía solar.
- Funciona a energía solar.

O, güneş enerjisi kullanır.

No estoy seguro de qué talla usa.

Onun kaç beden giydiğinden emin değilim.

Simplemente usa la mía por el momento.

Şimdilik sadece benimkini kullan.

Ella siempre usa pilchas pasadas de moda.

O her zaman demode olan giysileri giyer.

Todavía no descubrí qué perfume usa ella.

Onun hangi parfümü kullandığını hâlâ keşfedemedim.

Usa el tren con preferencia al avión.

O, uçakla gitmektense trenle gitmeyi tercih eder.

Este cuchillo se usa para cortar carne.

Bu bıçak et kesmek için kullanılır.

El hombre usa un par de anteojos.

Adam gözlük takıyor.

Un niño pequeño usa un vocabulario reducido.

Genç bir çocuğun küçük bir kelime haznesi vardır.

Él usa los mismos libros que tú.

Senin kullandığın aynı kitapları kullanıyor.

Mary rara vez usa esmalte de uñas.

Mary nadiren oje kullanır.

Todo el mundo usa las escaleras mecánicas.

Tüm dünya yürüyen merdiven kullanıyor.

¿Saben qué se usa en calles congeladas? Arena.

Buza karşı yollara müdahale ederler ya? Kum kullanırlar.

usa palabras cínicas e insultantes sobre la oposición

muhalefet hakkında alaycı ve hakaret içeren sözler kullanıyor

Por ejemplo, Youtube que usa ahora es Google.

Mesela şuanda kullandığınız Youtube, Google'ın.

La sal se usa para sazonar la comida.

Tuz sezon yiyeceği için kullanılır.

Ella usa ropa extravagante para llamar la atención.

O, dikkat çekmek için süslü giysiler giyer.

- El muchacho usa anteojos.
- El chico lleva gafas.

Çocuk gözlük takıyor.

- Tom no ocupa esteroides.
- Tom no usa esteroides.

Tom steroid kullanmaz.

Tom usa un reloj de pulsera de oro.

Tom altından yapılmış bir kol saati takıyor.

Él siempre usa palabras vulgares cuando se enfada.

- Kızınca ağzını bozar.
- Her ne zaman kızsa, bozuk dil kullanır.

No sos el único que usa esta computadora.

Bu bilgisayarı kullanan tek kişi sen değilsin.

María usa gotas para aliviarse los ojos secos.

Mary kuru gözleri için göz damlaları kullanır.

¿Por qué Tom nunca usa gafas de seguridad?

Tom neden koruyucu gözlük takmıyor?

Papá usa el fuego para asar un pollo.

Babam tavuk kızartmak için ateş kullanır.