Translation of "Semillas" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Semillas" in a sentence and their turkish translations:

Estamos plantando semillas.

Biz tohum ekiyoruz.

Las semillas ya germinaron.

- Tohumlar filizlendi.
- Tohumlar çimlendi.

No tragues las semillas.

Çekirdekleri yutma.

¿Existen sandías sin semillas?

Çekirdeksiz karpuz var mı?

Las frutas tienen semillas en su interior.

Meyvelerin içinde tohumları vardır.

Los granjeros siembran semillas en la primavera.

Çiftçiler baharda tohum ekerler.

Las semillas de estos árboles son amarillas.

Bu ağaçların tohumları sarıdır.

- Nos enterraron pero se olvidaron que somos semillas.
- Nos enterraron pero se olvidaron de que somos semillas.

- Bizi gömdüler, ama tohum olduğumuzu unuttular.
- Bizi kestiler, ama kesildikçe sakal gibi daha gür çıkacağımızı unuttular.

El mejor dispersor de semillas de larga distancia.

Ondan iyi uzun mesafeli tohum saçıcı bulamazsınız.

Papeles en el transporte de semillas de flores

çiçeklerin tohumlarını taşımakta da var rolleri

Los granjeros siembran semillas de cereales en primavera.

Çiftçiler, tahıl tohumlarını ilkbaharda ekerler.

Planta estas semillas antes de que empiece el verano.

Yaz gelmeden önce bu tohumları ek.

No sabía que los manzanos crecen de las semillas.

Elma ağaçlarının tohumdan yetiştiklerini bilmiyordum.

Monsanto controla el 27% del mercado mundial de semillas.

Monsanto dünya tohum pazarının %27'ini kontrol etmektedir.

Mis semillas de tomate no han resistido al hielo.

Ektiğim domatesleri don vurdu.

Tom plantó algunas semillas de flores en su jardín.

Tom bahçesinde bazı çiçek tohumları ekti.

Se encuentra en las hojas, flores y semillas de muchas plantas,

Yapraklarda, çiçeklerde, pek çok bitkinin çekirdeğinde,

Tom le pasó a María un saco de semillas de girasol.

Tom Mary'ye bir torba ayçiçeği çekirdeği uzattı.

Hasta los árboles necesitan ayuda para esparcir sus semillas lo más lejos posible.

Ağaçların bile tohumlarını uzağa saçmak için yardıma ihtiyacı var.

Una ardilla gigante se traga docenas de minúsculas semillas de higo con cada bocado.

Dev bir sincap ağzını her seferinde düzinelerce küçük incir tohumuyla dolduruyor.

Hijos de Dios, semillas divinas nosotros somos. Un día vamos a ser lo que nuestro Padre es.

Tanrıların Oğulları, biz kutsal tohumlarız. Bir gün, biz Babamızın olduğu şey olacağız.