Translation of "Insoportable" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Insoportable" in a sentence and their turkish translations:

Aun cuando parezca insoportable.

bu, rahatsız edici olmaya başlasa bile.

Hace un calor insoportable.

Hava dayanılmaz sıcak.

Este calor es insoportable.

Bu sıcaklık dayanılmaz.

El dolor es insoportable.

Ağrı dayanılmaz.

El dolor era insoportable.

Acı dayanılmazdı.

Tu conducta es insoportable.

Sizin davranışınız dayanılmaz.

El calor era insoportable.

Isı dayanılmazdı.

Este ruido es insoportable.

Bu gürültü dayanılmaz.

El olor era insoportable.

Koku katlanılmazdı.

- Soportar puede ser insoportable.
- Aguantar puede ser inaguantable.
- Aguantar puede ser insoportable.

Katlanma dayanılmaz olabilir.

El dolor era casi insoportable.

Ağrı neredeyse dayanılmazdı.

Has descubierto mi mayor debilidad: dolor insoportable.

Sen en büyük zayıflığımı keşfettin: dayanılmaz ağrı.

Cambia de cadena, por favor; esa música es insoportable.

Lütfen kanalı değiştir; o müziğe tahammül edilemez.

Algunos niños recurren al suicidio para escapar de una presión insoportable.

Bazı çocuklar dayanılmaz baskıdan kaçmak için intihara başvuruyorlar.

Y porque la vida de un militante es una cosa insoportable si la otra persona no es militante.

ve bir militanın hayat arkadaşı da militan değilse hayat çok zorlaşacağı için.