Examples of using "Insoportable" in a sentence and their turkish translations:
bu, rahatsız edici olmaya başlasa bile.
Hava dayanılmaz sıcak.
Bu sıcaklık dayanılmaz.
Ağrı dayanılmaz.
Acı dayanılmazdı.
Sizin davranışınız dayanılmaz.
Isı dayanılmazdı.
Bu gürültü dayanılmaz.
Koku katlanılmazdı.
Katlanma dayanılmaz olabilir.
Ağrı neredeyse dayanılmazdı.
Sen en büyük zayıflığımı keşfettin: dayanılmaz ağrı.
Lütfen kanalı değiştir; o müziğe tahammül edilemez.
Bazı çocuklar dayanılmaz baskıdan kaçmak için intihara başvuruyorlar.
ve bir militanın hayat arkadaşı da militan değilse hayat çok zorlaşacağı için.