Examples of using "Hermosa" in a sentence and their turkish translations:
Ben güzelim.
Güzel görünüyordun.
Hâlâ çok güzelsin.
Güzel bir sesin var.
Onların güzel bir evi var.
- Ne güzel bir şehir!
- Ne güzel bir kasaba!
Ne kadar güzelsin!
Sen çok güzelsin
Ne güzel bir ev!
Ne güzel bir hikaye!
Ne güzel bir sabah!
Mary güzel.
O, şaşırtıcı şekilde güzeldi.
Mary güzeldi.
Gerçekten güzelsin.
- Çok güzelsin.
- Çok güzelsin!
Ne güzel bir manzara.
Ne güzel bir çiçek o!
Güzel bir halı.
Kadın güzeldir.
Güzel bir kuş gördüm.
Güzel bir sesin var.
Güzel bir ailen var.
Sen güzel bir genç kadınsın.
Sen güzelsin.
Gerçekten güzel görünüyorsun.
Güzel bir kelebek yakaladım.
Güzel olmayı diledi.
Sen güzel bir kızsın.
Güzel bir akşamdı.
Sen güzel bir kadınsın.
Sen güzel bir kadınsın.
Güzel görünebilir, ama dikkatli olun.
"Bu güzel bir insan",
"Bu güzel bir zihin".
güzel bir şehirdeyiz
böyle güzel bir teknoloji varken
Güzel bir sabah, değil mi?
Ne güzel bir gün batımı!
Keşke güzel bir kız arkadaşım olsa.
Bugün çok güzel görünüyorsunuz.
Umarım, ada güzeldir.
Bu güzel bir hikaye.
Mary genç ve güzel.
Dün güzel bir şarkı duydum.
Mary güzel bir kız.
O güzel bir hikaye.
Tom beni güzel hissettiriyor.
Sen böyle güzel bir kadınsın.
Bu gece çok güzel görünüyorsun.
Güzel bir gece, değil mi?
Ne kadar güzel olduğunu biliyor musun?
Gerçekten güzel bir gülümsemen var.
Gerçekten güzel bir sesin var.
Junko is a beautiful girl.
Hayat harika değil mi?
Onun güzel bir sesi var.
O güzel bir tablo.
Onun güzel bir kızı var.
O en güzel kadındır.
Kız arkadaşım çok güzel.
Güzel bir evdeyim.
Bu güzel bir çiçek.
Viyana güzel bir şehirdir.
O güzel bir kadındır.
- Biz güzel bir şehirde yaşıyoruz.
- Güzel bir kentte yaşıyoruz.
O güzel bir kadındır.
Dağ güzel bir görünüşe sahip.
Şarkıcı güzel bir sese sahiptir.
Çok güzelsin!
Güzel gün batımı, değil mi?
Bu güzel bir evlilik teklifiydi.
Orada güzel bir şelale gördüm.
Kız arkadaşım uzun boylu ve güzel.
Betty şirin bir kız, değil mi?
Sri Lanka güzel bir adadır.
Kesinlikle güzelsin.
O çok güzel.
Masumiyet güzel bir şey.
Porto Alegre güzel bir şehirdir.
Güzel gün batımına hayran kaldık.
Bu güzel bir çiçek, değil mi?
O, en güzel kız.
Bir zamanlar, güzel bir prenses yaşıyordu.
Dün gerçekten çok güzel bir şarkı dinledim.
Floransa, İtalya'daki en güzel şehirdir.
- Estonyalı güzel bir bayanla evleneceğim.
- Estonyalı güzel bir kadınla evleneceğim.
O çok güzel.
ve kendi güzel hayatımı oluşturdum.
Venedik'in güzel bir şehir olduğunu söylüyorlar.
Çünkü sen tatlı ve güzel bir kızsın.