Examples of using "Existencia" in a sentence and their turkish translations:
Hayaletlerin varlığına inanıyor musunuz?
- Biz Allah'ın varlığına inanıyoruz.
- Biz Tanrı'nın varlığına inanıyoruz.
Allah'ın varlığına inanıyor musun?
Bunlar varoluşumuzun koşulları.
Ben, hayaletlerin var olduklarına inanmıyorum.
Hayaletlerin varlığına inanıyor.
Allahın'ın varlığına inanmıyorum.
Varoluş anlamsız bir kavramdır.
sorgulamaya başlamış bir tür.
Biz, insanlar olarak varlığımızın ateşini
Türklerin var oluş destanı
Şu an stoklarımız tükendi.
Çöpçülerin varlığını kanıtlayabilir misin?
var oluşlarının ilk zamanlarında son derece entoneydiler.
İnsan açgözlülüğü birçok türün varlığını tehdit ediyor.
İnsan varlığımızın bu sonraki aşamasında hayatta kalmak için,
Gezegensel varlığımızın sonraki evresini güzel yapmayı seçelim
Isı ve ışık, varlığımız için gereklidir.
O hayaletlerin varlığını kanıtlamaya çalışıyor.
Türklüğün varoluş destanıdır demedi
Bacılar varlığını Orhan Bey dönemine kadar devam ettirdiler
Güneş sisteminde yeni bir gezegen olduğu tahmininde bulundular.
Başarılarının sırrı, 7/24'lük bir var oluş tarzına geçmelerinde saklı.
aslında Türklüğün varoluş ve tapusu da diyebiliriz
Çalışan her kimsenin kendisine ve ailesine insanlık haysiyetine uygun bir yaşayış sağlayan ve gerekirse her türlü sosyal koruma vasıtalarıyla da tamamlanan adil ve elverişli bir ücrete hakkı vardır.