Translation of "Emoción" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Emoción" in a sentence and their turkish translations:

- Con toda la emoción, olvidé comer.
- De toda la emoción, olvidé comer.

Tüm heyecanla yemek yemeyi unuttum.

Entonces sentirán una emoción negativa

şunlar gibi olumsuz duygular hissedeceksin;

"¿Qué me dice esta emoción?"

''Duygum bana ne söylüyor?''

Al juego le faltó emoción.

Oyun heyecandan yoksundu.

Daba muestras de gran emoción.

Büyük duygu belirtileri gösterdi.

Es una emoción muy poderosa,

Bu yüzden bu güçlü bir duygu,

Su corazón latía de emoción.

Heyecandan kalbi titriyordu.

- Sus palabras la hicieron llorar de emoción.
- Sus palabras hicieron que ella llorara de emoción.

Sözleri onu gözyaşlarına boğdu.

Es la emoción la que invariablemente gana.

hislerin baskın çıktığını söylüyor.

La emoción llegó a su punto máximo.

Heyecan doruk noktasına ulaştı.

Cualquier emoción, si es sincera, es involuntaria.

Herhangi bir duygu, eğer samimi ise, istem dışıdır.

El actor hizo su papel con emoción.

Aktör duygu ile rol oynadı.

La noticia de su llegada aumentó nuestra emoción.

Onların varış haberi heyecanımıza katkıda bulundu.

Hay una intensidad de afecto y emoción, una prisa.

Şefkat ve duygu yoğunluğu ve bir acele vardır.

Sin embargo, dondequiera que estemos, la emoción tiene género.

Nerede olduğumuza bakmaksızın her nasılsa, duygu cinsiyetli.

Y que cuando la razón y la emoción chocan,

ve mantık ile hisler çatıştığında kaçınılmaz olarak

Buscaba algo de emoción, así que decidí traer las esposas.

Biraz heyecan arıyordum bu yüzden kelepçeleri getirmeye karar verdim.

Si el perdedor sonriera, el ganador pierde la emoción de la victoria.

Kaybeden gülümserse kazanan zaferin heyecanını kaybeder.

Mientras que activar otro camino puede llevar a una emoción negativa y evasión.

diğer yolun aktivasyonu ise olumsuz duygular ve kaçınmalara yol açıyor.

El negro oscurísimo es un color igual que la tristeza es una emoción.

Kapkara siyah üzüntünün bir duygu olduğu şekilde bir renktir.

Piensen en esa emoción, la que hice que guardaran en su archivador mental.

O duyguyu düşün, zihninde sıraya soktuğum o duygu.