Translation of "Combinan" in Turkish

Tu chaqueta y tu corbata no combinan.

Ceketin ve kravatın uymuyor.

Las corbatas combinan bien con tu camisa.

Kravatlar gömleğine iyi uydu.

Y combinan las medidas en complejos modelos computarizados

Bu ölçümleri karmaşık bilgisayar modelleriyle birleştiriyorlar

Esos zapatos combinan bien con esa falda blanca.

- Bu ayakkabılar, bu beyaz etekle iyi gider.
- Şu ayakkabılar bu beyaz etekle iyi gider.

Sus zapatos azules combinan bien con esa falda.

Mavi ayakkabısı o etekle iyi gider.

- Esos colores contrastan muy bien.
- Esos colores combinan bien.

Şu renkler birlikte uyum sağlar.

- Estos colores no casan bien.
- Estos colores no combinan bien.

Bu renkler iyi uymuyor.

El hidrógeno y el oxígeno se combinan para formar agua.

Hidrojen ve oksijen birleşerek suyu oluşturur.

Estas nuevas cortinas no se combinan bien con los tapetes.

Bu yeni perdeler yolluklarla uyuşmuyor.

Los juegos de computadora son ejemplos de software multimedia porque combinan texto, imágenes, animación, video y sonido.

Bilgisayar oyunları multimedya yazılımlarına örnektir çünkü metin, resim, animasyon, video ve ses içerir.