Examples of using "Chicago" in a sentence and their turkish translations:
Merhaba, Şikago!
- Arabayla Şikago'ya gittiler.
- Arabayla Chicago'ya gittiler.
Carol, Şikago'da yaşıyor.
ve tekrar Chicago.
Boston'dan Şikagoya uçtuk.
Boston'dan Şikagoya uçtum.
Boston'u mu yoksa Şikago'yu mu ziyaret etmeyi tercih edersiniz?
Şikago çevresinde yağmur yağıyordu.
Boston'a ve Chicago'ya gitmek istiyoruz.
Gelecek hafta Şikago'ya hareket ediyorum.
Ben Chicago'ya bir uçuş rezervasyonu yapabilir miyim?
O, Şikago'ya otobüsle gitti.
Mike'ın Şikago'da yaşayan bir arkadaşı var.
O, saat 6:30'da Şikago'ya varacak.
Arkadaşlarımız Şikago'ya dönmek için endişeli.
Hangi şehir daha büyüktür, Boston ya da Chicago?
Mike'ın Şikago'da yaşayan bir arkadaşı var.
Şikago'ya varır varmaz seni arayacağım.
Tom bir yıldır Chicago'da yaşıyor.
Mike'ın Şikago'da yaşayan bir arkadaşı var.
Boston'a geri dönüyorum. Chicago sıktı artık.
New York, Chicago ve Boston gibi kentleri ziyaret ettim.
Biz öğle yemeği saatine kadar Chicago'ya varmalıyız.
Tom Boston'lu fakat şimdi Şikagoda yaşıyor.
Gelecek ay Şikago'da yeni bir şube açılacak.
Biz, New York'tan St Louis'e Şikago yoluyla uçtuk.
Buradan Chicago'ya gitmek ne kadar sürer?
Bu tren bu gece saat 9.00'da Şikago'ya varacak.
Erkek kardeşim genellikle salı akşamları beni Şikago'dan arar.
Altı ay içinde Boston'da yeni bir iş bulmayı başaramazsam Şikago'ya döneceğim.
büyük ihtimalle Chicago'nun aynı yoksul Güney ve Batı Yakası'ndan geliyorlardı.
İngilizcesi "Ferris wheel" olan dünyanın ilk dönme dolabı Şikago'da yapıldı. Adını onu yapan George Washington Gale Ferris Jr.'dan almıştır.