Examples of using "Calamar" in a sentence and their turkish translations:
Bir kalamarın on bacağı vardır.
Japonlar, ateş böceği mürekkep balığını çok lezzetli bulur.
Ateş böceği mürekkep balığı, fotofor adı verilen özel hücreleriyle kendi ışığını üretir.
Bu dişi ateş böceği mürekkep balığı abisten yüzlerce metre yukarıya doğru göç ediyor.
Dudaklarım kalamar mürekkebi ile boyandığı için o bana gülüyor.