Examples of using "ферму" in a sentence and their turkish translations:
Ona çiftlikte iş verilmektedir.
Eski bir çiftlik aldım.
Zengin olursam bir çiftlik alırım.
Tom çiftliğini satmak istemiyor.
Tom çiftliği satmak zorunda kaldı.
Tom çiftliğini sattı ve Boston'a taşındı.
Emekliliğim için sekiz dönümlük bir çiftlik aldım.
Bir çiftlikte yaşadığımdan beri çok misafirim yok.
Bir sıcak yaz öğleden sonra o, erkek arkadaşını şehrin dışındaki bir çiftliğe götürmeye karar verdi.