Examples of using "тротуару" in a sentence and their turkish translations:
Kaldırımdan gidin.
Kaldırımda bisiklete binmemelisin.
Kenara çeker misin?
Kaldırımda bisiklete binmemelisin.
Daha önce, kaldırımda yürürken bir araba sürdü ve üzerime su sıçradı. Şuna bak! Eteğim ve ayakkabılarımın hepsi çamurlu.