Examples of using "шла" in a sentence and their turkish translations:
Kadın eve gidiyordu.
O çok dikkatli bir şekilde yürüdü.
O yürürken şarkı söyledi.
O, okula gidiyordu.
- O, sıcak korlar üzerinde çıplak ayakla yürüdü.
- Kızgın kömürler üzerinde yalınayak yürüdü.
Çift kol kola yürüyordu.
- Yara ağır bir şekilde kanıyordu.
- Yara şiddetli bir şekilde kanıyordu.
Yol konağın bahçesinin önünden geçiyordu.
Köpek topuklarının üzerinde yürüyordu.
Kaymamak için yavaşça yürüdü.
Tek başıma yürüdüm.
Burnun kanıyordu.
- Bir köpek okuluma kadar beni izledi.
- Bir köpek beni okuluma kadar takip etti.
Mary'nin burnu kanıyordu.
O nereye gidiyordu?
At nereye gitti?
Kız yavaşça yürüdü.
Leyla'nın başı kanıyordu.
O, Chelsea'de deniz kabukları satıyor.
Babası ile kol kola yürüdü.
O, yavaşça ilerledi.
Çok yavaş yürüdüğü için geride kaldı.
Önce Mary yürüdü, ve Tom arkada geldi.
Ameliyat ne kadar sürdü?
Onun oraya yalnız gitmesine itiraz ediyorum.
- Burnu kanadı.
- Onun burnu kanadı.
Tom Mary'nin onu izlemesi için işaret etti.
aynı sizler gibi gündelik hayattaki toplantılara katılır,
Kanaması var. Kokusu suya yayılıyor.
Mümkün olduğu kadar çabuk çalışmak için elimizden geleni yapacağız.
Ben yaya geçidi boyunca yürüdüm.
ve 2,2 km ötede yaşayan babam ve üvey annemin evine gider
Eve gitmesini söyledim.
Bir sokak köpeği Tom'u eve kadar izledi ve o onu beslemeye karar verdi.
Tom Mary'nin önde gitmesi için işaret etti.
Eve gitmeni istemiyorum.
Kızım okula gitti.
Yalnız başıma gittim.
Her nereye gitsem köpek beni izler.
Nereye gidiyordun?
Daha önce, kaldırımda yürürken bir araba sürdü ve üzerime su sıçradı. Şuna bak! Eteğim ve ayakkabılarımın hepsi çamurlu.
Sana bu nedenle yalnız gitmemeni söylüyorum.