Examples of using "соревновании" in a sentence and their turkish translations:
Tom yarışmayı kazandı.
O kesinlikle turnuvada şampiyonluk kazanacak.
O, yarışmaya katılmak istiyor.
Tom yarışmaya girmeye karar verdi.
O şanslıydı ve yarışmayı kazandı.
Bu bir yarışma değil.
Japon takımı bu yarışma için altın madalya kazandı.
Emily konuşma yarışmasında birincilik ödülünü kazandı.
Ya da bir spor karşılaşmasında taç çizgisinde duruyormuşum gibi
Biz yarışmaya katıldık.
Uluslararası bir yarışmada bu yaştaki zaferi parlak bir geleceğin iyi bir göstergesidir.
Yarışmaya katılacak mısınız?
Çok sayıda öğrenci yarışmaya katıldı.