Examples of using "серьезно" in a sentence and their turkish translations:
Ben ciddi olarak Tom'a kızgınım.
- Bu çok ciddi.
- Bu gerçekten ciddi.
O, ciddi gibi görünüyor.
- O olamaz! Cidden mi?
- Bu olamaz! Cidden mi?
Benim karaciğerim ağır biçimde hasar görmüştür.
Neden her şeyi çok ciddiye alıyorsun?
Bu yüzden herkesi ciddiyete davet ediyorum
Sen gerçek misin?
Tom ne kadar kötü yaralandı?
Ciddi değilsin, değil mi?
Ve neden bu kadar ciddiye almamız gerektiği için.
Tom, Boston'a gerçekten yalnız mı gidiyor?
O mağazadan bir bilgisayar almayı ciddi olarak düşünüyor musun?
Üzgünüm. Ben bunun ciddi olduğunu fark etmedim.
Demi. Bu kadar ciddiyetsiz bir şekilde nasıl mücadele verebiliriz bu virüsle?
güzel anıları var ve anıları ciddiye alıyorlar ve onları başkalarına aktarıyorlar.
- Gerçekten bunu mu demek istiyorsunuz?
- Gerçekten onu mu demek istiyorsun?
- Ciddi misin?
- Ciddi misiniz?
- Ciddi misin?
- Ciddi misin sen?
Ama bu yalnızca, hepimiz ciddiye alırsa işe yarar.
Noel için ıstakoz mu yiyeceksin? Ciddi misin?
Peki ya Avrupa? Avrupa ölümle boğuşuyor. Çünkü bizler bu virüsü yeterince ciddiye almadık.
Onu, o kadar ciddiye alma.
Ben gerçekten birine vurmalıyım.