Examples of using "продолжался" in a sentence and their turkish translations:
Yağmur bir hafta sürdü.
Yağmur bütün gün devam etti.
Fırtına iki gün boyunca esti.
Yağmur beş gün sürdü.
Konser üç saat sürdü.
Tenis tarihinde taraflardan birinin diğerine en ezici üstünlük kurduğu Grand Slam finali, Batı Almanyalı Steffi Graf'ın Sovyet Nataşa Zvereva'yı iki seti de 6-0 kazanarak çok rahat yendiği 1988 Fransa Açık Finali'ydi. Maçın tamamı yalnızca 34 dakika sürmüştü.