Examples of using "пощёчину" in a sentence and their turkish translations:
Onun yüzüne tokat attım.
Tom'u tokatladıktan sonra, Mary odadan dışarıya doğru koştu.
Ve sonra onu tokatladı.
Mary, Tom'u tokatladı.
Emily asla yüzüme tokat atmaz.
- Tom Mary'nin ona tokat attığını söyledi.
- Tom Mary'nin onu tokatladığını söyledi.
Onun yüzünü tokatladı.
Tom Mary'yi öptü ve o onu tokatladı.
O beni öptü ve sonra onu tokatladım.
Yine de... bana tokat atmak zorunda değildi!
Ona tokat attı.
Mary, Tom'u tokatladıysa hak ettiğine eminim.
Onun yüzüne tokat atmak yerine, ona tükürdü ve aşağılayarak uzaklaştı.