Examples of using "подавить" in a sentence and their turkish translations:
Tom öfkesini bastıramadı.
Kendimi gülmekten alamadım.
Ben gülme arzumu bastıramadım.
Önlemeye çalıştığımız enzim işte bu enzim.
Kampanyada önemli bir rol oynadı, Kahire'deki isyanı bastırmaya yardım etti ...
Tom öfkesini bastıramadı.
Tom'un boynunu sıkma dürtüsüne karşı koymak zordu.