Examples of using "ограничен" in a sentence and their turkish translations:
Bütçemiz çok sınırlı.
Fransızcam sınırlı.
Filmin bütçesi çok sınırlıydı.
diğer canlılardaki virüs kısıtla alandan kaynaklı
Futbol zorunlu olarak erkeklerle sınırlı değildir.
Benim kelime hazinem sınırlı.