Examples of using "низкие" in a sentence and their turkish translations:
Ben alçak topuklu tercih ederim.
Öğretmenlerin maaşları çok düşüktür.
Fiyatlar saçma bir biçimde düşük.
TT: (Tiz ve pes sesler çıkarıyor)
Utangaç öğrenciler çoğunlukla daha düşük notlar alır.
Sonra kötü içgüdülerim olduğunu fark etmeye başladım,
okuma konusunda birazcık daha düşük bir seviyedeydim.
Bunlar şimdiye kadar gördüğüm en düşük fiyatlar.
O yerin yiyeceği lezzetlidir ve fiyatları düşüktür. Ancak onların yeri iyi değildir.
Tom bir yerde kısa insanların uzun insanlardan daha fazla uykuya ihtiyacı olduğunu okudu.
Bir alıcı piyasası malların bol olduğu, alıcıların çok çeşitli seçimlere sahip olduğu, ve fiyatların düşük olduğu bir piyasadır.