Examples of using "нефть" in a sentence and their turkish translations:
Petrol pahalı.
Petrol tankerle nakledilir.
Petrol fiyatı yükseliyor.
Petrolümüz bitti.
Japonya petrol ithal ediyor.
Dünya petrolü tüketiyor.
Onlar gemiye petrol yüklüyorlar.
Cezayir ekonomisi için petrol esastır.
Petrol taşıyan bir gemiye petrol tankeri denir.
Su ve yağ her ikisi sıvıdır.
O arazide petrol mü arıyorsunuz?
Ham petrol bu fabrikada arıtılır.
Petrol her şey değildir, Charley!
Tom'un şirketi petrol için sondaj yapıyor.
Düşük petrol fiyatlarının semeresini kim toplayacak?
Petrolün fiyatı varili 30 doların alına düştü.
Petrol,Japon sanayinin gelişiminde önemli bir rol oynadı.
Petrol sizin için insan hayatından daha değerlidir, değil mi?
Nerede petrol var, orada müslüman var; karşıt ifade yanlıştır.
Tüm takım için benzin bulan bir dahimiz mi vardı?
Yağ ve suyu karıştıramazsın.
1973'te petrol varil başına üç dolara mal oldu; 2008'de - varil başına 80 dolar.