Examples of using "начало" in a sentence and their turkish translations:
Aman, ne de iyi başladι !
O iyi bir başlangıç.
Bu harika bir başlangıç!
Elma çürümeye başladı.
Bu sadece başlangıç.
Kışın başlangıcı.
Bu bir başlangıç.
Bu iyi bir başlangıç.
O kötü bir başlangıç değil.
Her başlangıç zordur.
İyi bir başlangıç, işi yarı yarıya bitirmek demektir.
Bu yeni bir çağın başlangıcıdır.
Konserin başlangıcını kaçırdım.
İyi bir başlangıç yapmak savaşın yarısıdır.
bu sadece başlangıç
O sadece başlangıç.
Bu, sonun başlangıcıdır!
Çark dönmeye başladı.
Bu mükemmel bir başlangıç.
Yaşam, ölümün başlangıcıdır.
Buluşmak ayrılığın başlangıcıdır.
Tom kusmaya başladı.
Bu iyi bir başlangıç.
Bu sonun başlangıcıdır.
Kültürel düşüncenin temeli merak duygusudur.
sadece başlangıcıydı aslında
Hadi en başından bakalım.
O sadece başlangıçtı.
Gökyüzü aniden kararmaya başladı.
Hikayenin başlangıcı ilginçti.
Korkmaya başlamıştı.
Tom korkmaya başladı.
İyi bir başlangıç, işin yarısıdır.
Bunun iyi bir başlangıç olduğunu düşünüyorum.
Filmin başlangıcını kaçırdım.
Bu yeni bir çağın bir başlangıcıdır.
Bu elma çürümeye başlamış.
Ben bunun güzel bir arkadaşlığın başlangıcı olduğunu umuyorum.
Ben bunun güzel bir arkadaşlığın başlangıcı olduğunu düşünüyorum.
Meydan, kent yaşamının temelidir.
Yavaş yavaş anlamaya başladı.
Benim bütün vücudum titremeye başladı.
Bu nehrin kaynağı nerede?
Olimpiyat Oyunları nerede ortaya çıktı?
Bu iyi bir başlangıç olurdu.
- İyi bir başlangıç iyi bir bitiş yapar.
- İyi başlayan iyi biter.
Güzel bir dostluğun başlangıcıydı.
- Sağlığını kaybetmeye başladı.
- Onun sağlığı çökmeye başladı.
- Onun sağlığı artık bozulmaya başladı.
Hikaye ta en baştan,
Yin dişil ve yang erkektir.
- Yoga, Hindistan'dan gelir.
- Yoga, Hindistan kökenlidir.
Hâlâ erken.
Bunun sonun başlangıcı olduğunu biliyorum.
Tom savaşın çıkmasını önlemek zorundaydı.
Karanlık olmaya başladığında, ben adımlarımı hızlandırdım.
Ben bunun iyi bir başlangıç olduğunu düşünüyorum.
Gökyüzü kararmaya başladı.
anlamı: "İyi bir başlangıç, başarmanın yarısıdır."
Ama bu fikir ve programlar sadece bir başlangıç.
Elektriğin keşfi sayısız buluş icat etmiştir.
Bunun arkasındaki kişi sendin.
Bu gelenek Edo döneminden kalma.
Ölüm, aynı anda hem son hem de başlangıçtır.
Bu, sonun başlangıcıdır!
Kamuoyu değişmeye başladı.
- Başlangıcı olanın sonu da vardır.
- Her yokuşun bir de inişi vardır.
bu aslında çok önemli bir hastalığın sadece başlangıcı
Sağlığını kaybetmeye başladı.
Gelecek hafta erken bir zamanda bir toplantı planlayalım.
Tom'un bütün gün uyuyacağını düşünmeye başlıyordum.
Her sabah güzeldir. Çünkü her sabah bir başlangiçtir.
Her şey onun aracılığıyla var oldu ve var olan hiçbir şey onsuz olmadı.
Kusmaya başladım.
ve bizim bu konu üzerine olacak çalışmalarımızın yalnızca başı.
Teung-Hausen savaşı Napoleon'un sözde "Dört Gün Seferi"nin başlangıcıydı.
O, altı otuz'da başlar.
Alfa ve Omega, birinci ve sonuncu, başlangıç ve son Ben'im.
Bana, “Tamam!” dedi, “Alfa ve Omega, başlangıç ve son Ben'im. Susayana yaşam suyunun pınarından karşılıksız su vereceğim.