Examples of using "найдёшь" in a sentence and their turkish translations:
Ararsan bulursun.
Bir arkadaş bulan bir hazine bulur.
- Bir Rus'u çizersen altında bir Tatar çıkar.
- Bir Rus'u çiz ve bir Tatar bul.
- Hangi Rus'u kazısan altından Tatar çıkar.
Sen bir şey bulacaksın.
- Onu bulacaksın.
- Onu bulacaksınız.
Onları bulacaksın.
Onları asla bulmayacaksın.
Düz gidin ve mağazayı bulacaksınız.
Beni bulacak mısın?
Bir yolunu bulursun.
Bir iş bulacaksın.
Tom'u bulacağınızı biliyordum.
Neden kendine bir kız arkadaş edinmiyorsun?
İyi araştırırsanız bulursunuz.
Onu bulacaksın.
- Bence onu bulacaksın.
- Bence onu bulacaksınız.
Nehir boyunca yürü! Okulu bulursun.
Onu bulduğun zaman beni tekrar ara.
İşi kolay bulacaksın.
Onlar burada başka bir yerde bulamadığın şeyleri satar.
Tom'u bulacağını umuyorum.
Birini bulacaksın.
Onları bulacağını umuyorum.
İnşallah onu bulursun.
Bizi bulmayacaksınız.
Onları bulmayacaksın.
Beni bulmayacaksın.
Onu bulmayacaksın.
Sen onu bulmayacaksın.
Böylece birçok farklı ülkeden yeni arkadaşlar bulacaksın.
Onları bulacaksın, değil mi?
Panzehiri bulamazsan erkek kardeşin ölecek!
Onu bulursan beni ara.
Burada hiçbir şey bulamayacaksınız.
Onu asla bulmayacaksın.
Onları bulursan beni ara.
Onu bulursan beni ara.
Onu bulursan beni ara.
Bankayı kolayca bulabilirsiniz.
Bunu gelecek sefer çok kolay bulmayacaksın.
Kutuyu nerede yer bulabilirsen koy lütfen.
Bağlantıların ile, Tom için bir iş bulabilmelisin.
Burada hiçbir şey bulmayacaksınız.
Tom'u asla bulmayacaksın.
Onu asla bulamayacaksın.
Tom'u bulursan beni ara.
Onları orada bulmayacaksın.
Onu asla bulmayacaksın.
Sen onu asla bulamayacaksın.
Tom'u orada bulmayacaksın.
Bir çözüm bulacaksın, eminim.
Bulacağını biliyordum.
Adımlarını tekrar izle, belki anahtarlarını bulursun.
Mutluluğa aradığında değil, onun seni bulmasına izin verdiğinde ulaşırsın.
Tom'u bulacağınızı biliyordum.
İnşallah onu bulursun.
Onları bulacağını biliyordum.
Onu bulacağını biliyordum.
Tom'u bulur bulmaz beni ara.
Aradığını bulduğunu umuyorum.
Buzdolabında bir şey bulacağına eminim.
Onu bulacaksın.
O kitabı kütüphanin tarih bölümünde bulacaksın.
Bu kelimeyi normal bir sözlükte bulamayacaksın.
Asla onun gibi bir kız bulamazsın.
Beni bulacağınızı biliyordum.
Bir şey bulursan beni ara.