Examples of using "детенышей" in a sentence and their turkish translations:
Erkek, yavruları bulursa...
Yavrunun gözleri en iyi su altında görür.
Her bir dişi 100'ün üzerinde yavru doğurabilir.
Yarım milyon kadar yavru yapıyorlar. Çok azı hayatta kalıyor.
O hayat, kürklü fok yavrusu için hiç kolay değil.
Yavruları da pek bir şey avlayacakmış gibi değil.
Denize ulaşan yavruların üçte birini kapacaklar.
...ve yavrular diken üstündeyken... ...fark edilmeden aralarına sızmak zordur.
Yavrularını avın yanına götürmesi gerek. Çok da oyalanamaz.
ve ölüm anını tam yumurtaların çatlayacağı zamana göre ayarlıyordu.
Anne puma ile dört küçük yavrusu gece gelmeden sıcağın tadını çıkarıyor.