Examples of using "делиться" in a sentence and their turkish translations:
çözümleri paylaşmalı;
Tom paylaşmaktan hoşlanmaz.
Çocuklara paylaşmak öğretilmeli.
Paylaşmak istemiyorum.
Erkek kardeşinle paylaşmalısın, Mary.
Yine de paylaşmaya pek gönlü yok.
Geri verecek çok enerjim vardı.
Tom sırrını paylaşmak istemedi.
Ben bunu Tom'la paylaşmıyorum.
bu dijital egsozu, “digitome”u paylaşmaya başlayabiliriz
tamamen normal ve hatta beklenilen bir şey olması olarak tanımlıyorum.
Fakat genç erkeğin dar dalı paylaşmasına izin verilmiyor.
Fazla kişisel olduğu için kimse bunu paylaşmaz dediler.
Anne, Tom benimle paylaşmayacak!
Tom Mary'ye sırlarını söylememeliydi.