Examples of using "выброс" in a sentence and their turkish translations:
Adrenalin gitmişti.
Plastiği desteklememe karbona karşı olmakla aynı
şu anda bizlerin atmosfere salınımını yaptığımız
Atmosfere bu ilave sera gazı salınımının yapılması
Vücuda dokunulduğunda, derideki reseptörler beyne endorfin gibi kimyasalların salınmasına neden olan mesajlar gönderir.