Examples of using "анекдот" in a sentence and their turkish translations:
Bir şaka duymak ister misin?
Bir fıkra dinlemek ister misin?
Bana bir fıkra anlat.
Bize bir fıkra anlat!
Marie bir fıkra anlattı.
Bana bu fıkrayı anlatma.
Tom, Mary'ye komik bir hikaye anlattı.
O ona fıkra anlattı.
Tom bana bir fıkra anlattı.
Tom'a bir fıkra anlattım.
Bize bir fıkra anlatabilir misin?
O fıkrayı bize tekrar anlat.
O fıkrayı bana daha önce anlattın.
O bana çok komik bir fıkra anlattı.
Tom çok komik bir fıkra anlattı.
Tom Mary'nin söylediği şakayı anlamadı.
O eski bir şaka.
Tom bir fıkra anlattı.
- Tom bana çok eğlenceli bir fıkra anlattı.
- Tom bana çok komik bir fıkra anlattı.
Bu espriyi biliyorum.
Tom'a dün bana anlattığın fıkrayı anlat.
Tom bir fıkra anlattı ama kimse gülmedi.
O fıkrayı daha önce hiç duymamıştım.
Bize iyi bir fıkra anlattı.
Bu iyi bir fıkraydı. Bize başka bir tane anlat.
Bir fıkra anlattım.
Favori fıkran hangisidir?
Tom bize iyi bir fıkra anlattı.
- Bu fıkrayı daha önce dinlemiştim.
- Bu espriyi daha önce duymuştum.
O, ona bir fıkra anlattı, ama o gülmedi.
İngiliz, Belçikalı ve Hollandalı bir meyhaneye girer ve tezgahta otururlar. Barmen söyler, "Bir dakika bekleyin, bu bir şaka mı ne?"