Examples of using "Пение" in a sentence and their turkish translations:
Götür beni
Kuşların şarkısı hoş.
Ben şarkı söylemeyi sürdürdüm.
O bize şarkı söylemeyi öğretti.
Kuş ötüşü hoştu.
Sivrisineklerin şarkılarını nasıl yaptıklarını araştırmak istedik.
Şu kuşun cıvıltısı çok melodik.
Ben şarkı söylemeye devam ettim.
Tom Mary'nin şarkı söylemesini yanlışlıkla acı bir çığlıkla karıştırdı.
Tom yan dairede şarkı söyleyen Mary diye biri tarafından uyandırıldı.
Penceremin dışında öten kuşları duyabiliyordum.
Kuşların güzel şarkıları ağaçlar arasından duyuluyordu.
Öte yandan bir hobim vardı: Şarkı söylemek.
Tom bana Mary'nin şarkısından etkilenip etkilenmediğimi sordu.
Tom Mary'nin şarkı söylediğini ilk defa duymuyordu.
Tom gelinciklerin şarkı söylemesini duyan şimdiye kadar ki ilk kişidir.
Tom şarkı söylemeyi severdi fakat hiç kimse onun şarkı söylemesini dinlemek istemiyordu.
Kuşların cıvıldamalarını dinlemekten hoşlanırız.
Şarkı söylemeye devam ettim.
Onun şarkı söylediğini duydum.
- Seni şarkı söylerken dinlemeyi seviyorum.
- Sizi şarkı söylerken dinlemeyi seviyorum.
Şarkı söylemeyi bir meslek yapmak istedi.
Şarkı söylemek dürüst ve zevk veren bir eğlence, ama insan müstehcen şarkılar söylememeye veya dinlememeye dikkat etmeli.
- Tom birinin şarkı söylediğini duyduğunu söyledi.
- Tom şarkı söyleyen birisini duyduğunu söyledi.
- Tom birisini şarkı söylerken duyduğunu söyledi.
Hiç onun sahnede şarkı söylediğini duydun mu?