Examples of using "Отцом" in a sentence and their turkish translations:
Bir baba olacaksın.
Sen bir baba olacaksın.
o aynı bu katil olan babanın oğlu Kemal'di
Babanla gurur duyuyor musun?
Baba olmak istiyor musun?
Harika bir baba olurdun.
izleyerek büyüdüm.
Bir baba olduğunda anlayacaksın.
Tom bir baba olacak.
Baba oluyorum.
Tom bir baba oldu.
Fadıl bir baba oldu.
Tom babası ile kaldı.
Tom babasıyla geldi.
Babanla öyle konuşma.
Mary şimdi babasıyla birlikte yaşıyor.
Babamla gurur duyuyorum.
Onun, onun babası olduğu ortaya çıktı.
O, yakında baba olacak.
Sen harika bir baba olacaksın.
Tom yakında baba olacak.
Yeni baba olacaksın!
Baba olacağım.
Tom iyi bir babaydı.
Tom babası ile yaşıyor.
Tom bekar bir babaydı.
Görünüyor ki baba olacağım.
Tom iyi bir baba olacak.
Babasıyla çok gurur duyuyordu.
Ben dün sizin babanızla tanıştım.
Babamla nerede tanıştın?
- Dün babamla konuştun mu?
- Dün babamla konuştunuz mu?
Tom Boston'da babasıyla birlikte yaşıyor.
Tom, babasıyla birlikte Avustralya'da yaşıyor.
Babasını görmek için acele ediyordu.
Babasıyla yaşıyor.
Ben her zaman bir baba olmak istedim.
Tom babası tarafından tecavüze uğradı.
Tom baba olmak için hazır değil.
O, babasıyla gurur duyabilir.
Tom şimdi babasıyla yaşıyor.
Tom ne harika bir babaydı.
Dan çok şefkatli bir babaydı.
Ben iyi bir baba olmak istiyorum.
Babamla çok gurur duyuyorum.
Tom babasıyla aynı fikirde değildi.
O, hasta babasına baktı.
Tom kendi babası tarafından öldürüldü.
Tom iyi bir baba değildi.
Öyle deme, babam falan değil o benim!
Tom otuz yaşında iken baba oldu.
Onun babasıyla tanışmak isterim.
- Babanızı tanıyorum.
- Sizin babanızı tanıyorum.
- Ben sizin babanızı tanıyorum.
Onun babasıyla tanışmak istiyorum.
Babamla ben bazen balık tutmaya gideriz.
- Babanı tanıyorum.
- Senin babanı tanıyorum.
- Ben senin babanı tanıyorum.
O babasıyla aynı fikirde değildi.
O, babası ile iyi geçinmiyor.
Ben dün sizin babanıza rastladım.
Sanıyorum sen mükemmel bir baba olacaksın.
Babamla balığa gitmeyi severim.
Senin oğluna bir baba olmak istiyorum.
Dün babamla konuştun mu?
Dün babamla konuştunuz mu?
Tom, Mary'nin babasıyla uyuşmuyor.
Tom Mary'nin babasıyla konuşmak istedi.
Babamla aynı görüşü paylaşmıyorum.
Ben babamla futbol oynadım.
Uther Pendragon, Kral Arthur'un babasıydı.
Ben sadece iyi bir baba olmak istiyorum.
Ben iyi bir baba olacağımı düşünüyorum.
Ben baba olmaya hazır değildim.
Tom babasıyla Boston'da yaşıyor.
Peki, baba olmak nasıl bir duygu?
Ben sadece iyi bir baba olmaya çalışıyorum.
Tom babasıyla balığa çıkardı.
Beni babasıyla tanıştırdı.
İyi bir baba olup olmayacağım konusunda endişe ediyorum.
- Tom babasından sağlam bir sopa yedi.
- Babası Tom'u eşek sudan gelinceye kadar dövmüş.
Tom'un en iyi geçindiği kişi onun babasıdır.
Tom'un babasıyla tanışmak istiyorum.
Tom'un, babası ile çok zor bir ilişkisi vardır.
Harika bir baba olacağından eminim.
Tom, Mary'nin babasının kim olduğunu bilmiyordu.
Seni babamla tanıştırmak istiyorum.
Tom iyi bir koca ve harika bir babaydı.
John iyi bir koca ve baba olur.
Babamın yaptığı evde yaşıyorum.
Tom babasıyla birlikte sinek balıkçılığına gitti.
Tom, Mary'nin babasıyla golf oynamak istemedi.
- Ben senin babanı biliyorum.
- Senin babanı biliyorum.
- Babanı tanıyorum.
- Babanızı tanıyorum.
- Senin babanı tanıyorum.
- Sizin babanızı tanıyorum.
- Ben senin babanı tanıyorum.
- Ben sizin babanızı tanıyorum.
Babamı tanıyor musun?
Tom'un babasını tanıyor musun?