Examples of using "Игру" in a sentence and their turkish translations:
Bu oyunu severim.
- Bu oyunu hatırlıyor musun?
- Bu oyunu hatırlıyor musunuz?
Bir oyun oynamak ister misiniz?
Bir oyun oynayalım.
Oyun oynayacağız.
Oyunu durdur.
- Bu oyunu hatırlayabiliyor musun?
- Bu oyunu hatırlayabiliyor musunuz?
Babam bana bir oyun verdi.
Maçı izleyelim.
Şimdi oyuna başlayalım.
Oyun muhtemelen iptal edilecek.
Bu oyundan nefret ediyorum.
Tom oyunu kazandı.
Oyunu kaybettin.
Oyunu gördüm.
Oyunu izliyor musun?
Biz maçı kazandık.
Öğle yemeğinden sonra oyuna devam edelim.
Ne tür bir oyun oynuyorsun?
Dünkü maçı izledin mi?
Ne tür oyun oynuyorsun?
O oyunu oynama.
Oyunu piyasaya sürdüğümüzde
bu oyunu hatırlayanınız var mı?
Maçı izledin mi?
Hangi takım oyunu kazanacak?
Hangi takım oyunu kazandı?
Tom bu oyunu kazanacak.
İyi bir oyun tavsiye edebilir misiniz?
Oyunu ertelemek zorunda kalacağız.
Bu oyunu hatırlıyor musun?
Onlar bir oyun oynuyorlar.
Hangi oyunu seçtin?
Ben çocuklar için bir oyun aldım.
Bu oyunu biliyor musun?
Bu oyunu çocuklar için al.
- Biz oyunu kazanmadık.
- Biz maçı kazanmadık.
Bu oyunun nasıl oynanacağını biliyor musun?
O oyunu tekrar oynadın mı?
Tom başka bir oyun oynamak istedi.
Bana bu oyunu veren kişi sendin.
Ben bir TV oyunu oynuyorum.
Yağmur yağarsa, oyun iptal edilir.
O tehlikeli bir oyun oynuyor.
En iyi oyununu getir.
Tom oyunu kazanacağından emin.
Bilgisayar oyunu oynuyorum.
Neyse ki, o oyunu kazandı.
Burada telif hakkı devreye giriyor.
TV'de oyun izliyorum.
Oyun gelecek haftaya kadar ertelendi.
- Biz oyunu kaybettik.
- Biz maçı kaybettik.
Bu oyunu kazanmak istiyorum.
Oyunu izlediğime memnun oldum.
Oyuna yeni seviyeler eklendi.
Matadorlar maça hızlı başladı.
Oyun nasıl oynanır bana anlat.
Bu oyunu yine oynayalım.
Anne baba, çocuklarıyla oyun oynuyor.
Özellikle oyunu görmek istemiyorum.
Yeni bir oyun oynayalım.
İşte bu noktada Çin devreye giriyor.
GTA oyunun herhalde hepimiz hatırlarız
Yarın yağışlı olursa maç ertelenir.
Kötü havadan dolayı oyun ertelendi.
Yağmur durdu, bu yüzden onlar oyuna devam etti.
Siz hepiniz hangi oyunu oynuyorsunuz?
Bir oyun oynamak ister misiniz?
Her yeni dil bir oyun gibidir.
Ne tür bir oyun oynuyorsun Tom?
Bu oyunu tekrar oynayalım.
Bu oyunu oynamam.
Bu oyunu bitireyim.
O, oyunu kaybetti.
Biz hâlâ bu oyunu kazanabiliriz.
O maçı daha iyi görmek için ayağa kalktı.
Şiddetli yağmur nedeniyle, oyun iptal edildi.
Tom telefonunda bir oyun oynuyor.
- Şarkı söylemek yerine keman çalmayı tercih etti.
- Keman çalmayı şarkı söylemeye tercih etti.
Tom Mary ile bir oyun oynuyor.
Sadece bu oyunu bitirmeme izin verin.
Lütfen bu oyunu nasıl oynayacağımı bana öğret.
bu oyunu uydurmuşuz sanırım
Yağmur yüzünden maçı iptal etmek zorunda kaldık.
Oyunu hangi takımın kazanacağı önemli değil.
Oyunu bıraktılar ve bana baktılar.
Maç için iki tane biletim var.
Bu oyunu oynamayacağım.
Bu oyunu oynamak istemiyorum.
Şimdi hangi oyunu oynamak istiyorsun?
Bu oyunu farklı şekillerde oynayabilirsin.
Kız kardeşimle oyun oynuyorum.
Oyunu başından sonuna kadar izledim.
Onun oyunu kazanacağına bahse girdim.
Dün gece gece maçını izlemekten hoşlandın mı?