Examples of using "Levei" in a sentence and their turkish translations:
Onu eve götürdüm.
Tom'u arabayla okula götürdüm.
Çocukları okula götürdüm.
Bunu tamir etmek birkaç saatimi aldı.
Ben Tom'u hastaneye götürdüm.
Temizlenecek elbiselerimi aldım.
Köpeğimi veterinere götürdüm.
Onu eve götürdüm.
Bu kitabı okumak üç günümü aldı.
Bir yaban arısı beni soktu.
Sorunun çözümü beş dakikamı aldı.
Yazıyı bitirmek 2 saatimi aldı.
Onu Kyoto Kraliyet Sarayına götürdüm.
Şiiri ezberlemem bir saatimi aldı.
Sana yanlış tornavida getirdim.
Soğuk algınlığımı atlatmak bir haftamı aldı.
Çöpleri dışarı çıkaran bendim.
Denemeyi yazmak yaklaşık iki saatimi aldı.
Tom'u Boston'da en sevdiğim restorana götürdüm.
Onu gördü, onunla tanıştı. Defalarca kez yanına gittik.
Mektubu yazmak üç saatimi aldı.
Tom bir ambulans çağırmama izin vermedi bu yüzden onu hastaneye kendim götürdüm.
- Birkaç sayfa İngilizce çevirmek iki saatten fazla zamanımı aldı.
- Birkaç sayfa ingilizceyi çevirmek iki saatten daha fazla zamanımı aldı.