Translation of "Animais" in Turkish

0.012 sec.

Examples of using "Animais" in a sentence and their turkish translations:

São animais incríveis.

Son derece muhteşem bir hayvan.

Estamos desenhando animais.

Hayvanları çiziyoruz.

Ela adora animais.

O, hayvanları çok seviyor.

Eles são animais.

Onlar hayvanlar.

Os animais correm.

Hayvanlar koşar.

Algumas pessoas têm animais exóticos como animais de estimação.

- Bazı insanlar egzotik hayvanları evcil hayvan olarak beslerler.
- Kimileri egzotik hayvanları evcil hayvan olarak besler.
- Kimi insanlar acayip hayvanları evcil hayvan edinirler.

- Odeio ver animais sofrerem.
- Não suporto ver animais sofrendo.

Hayvanları acı çekerken görmeye dayanamıyorum.

- Ela gosta de animais, você sabia?
- Ela gosta de animais, sabe?
- Ela gosta de animais, sabes?

O, hayvanları seviyor, biliyor musun?

- Coloque os animais na jaula.
- Coloque os animais na gaiola.

Hayvanları kafese koyun.

Figuras de animais alívio

hayvan figürleri kabartma

Ele gosta de animais.

O, hayvanları sever.

Não alimente os animais.

Hayvanları besleme.

Os cavalos são animais.

Atlar hayvandır.

Ela gosta de animais.

O, hayvanlara düşkündür.

Animais agem por instinto.

Hayvanlar içgüdüsel olarak hareket eder.

Ele ama animais demais.

O hayvanları çok sever.

Estes animais são mansos.

Bu hayvanlar samimi.

Somos animais de teste.

Denek hayvanlarıyız.

Raposas são animais selvagens.

Tilkiler yabani hayvanlardır.

Tom amava os animais.

Tom hayvanları sevdi.

Gosto muito de animais.

Hayvanları severim.

Adoro piadas sobre animais.

Hayvanlar hakkındaki fıkraları seviyorum.

Crocodilos são animais misteriosos.

Timsahlar gizemli hayvanlar.

Os animais têm almas?

Hayvanların ruhları var mı?

Não gosto de animais.

Ben hayvanları sevmem.

Os animais não falam.

Hayvanlar konuşamaz.

Tom gosta de animais.

Tom hayvanları seviyor.

Existiam animais na fazenda.

Çiftlikte hayvanlar vardı.

Odeio ver animais sofrerem.

Hayvanların acı çektiğini görmekten nefret ederim.

Renas são animais amigáveis.

Ren geyikleri sıcak hayvanlardır.

Os animais precisam comer.

Hayvanların yemesi gerekiyor.

Muitos animais são noturnos.

- Birçok hayvan gececidir.
- Birçok hayvan noktürnaldir.

Todos os cavalos são animais, mas nem todos animais são cavalos.

- Bütün atlar hayvandır ama bütün hayvanlar at değildir.
- Tüm atlar hayvandır ama tüm hayvanlar at değildir.

- Gatos são animais muito limpos.
- Os gatos são animais muito limpos.

Kediler çok temiz hayvanlardır.

- Minhas crianças gostam muito de animais.
- Os meus filhos adoram animais.

Benim çocuklarım hayvanları gerçekten seviyor.

- Por favor, não alimente os animais.
- Por favor, não alimentem os animais.

Lütfen hayvanları besleme.

Seguimos os rastos dos animais?

hayvan izlerini mi izleyeceğiz?

100 milhares de animais morreram

100 binlerce hayvan ise can verdi

Até os animais são contados

hayvanların bile sayılıp

Ao contrário de outros animais

diğer hayvanlarda olmayan bir şekilde

Todo o tipo de animais.

Her türlü hayvan var.

Até os animais mais pequenos.

En küçük hayvanları bile.

Animais têm medo de fogo.

Hayvanlar ateşten korkar.

Tenho medo de animais selvagens.

Vahşi hayvanlardan korkarım.

Há muitos animais no zoológico?

Hayvanat bahçesinde çok sayıda hayvan var mıdır?

Os animais vivem no bosque.

Hayvanlar ormanda yaşar.

Tardígrados são animais muito fortes.

Su ayıları çok sert hayvanlardır.

Os dragões são animais imaginários.

Ejderhalar hayali hayvanlardır.

Os aardvarks são animais noturnos.

- Karıncayiyenler gececil hayvanlardır.
- Yerdomuzları gececil hayvanlardır.
- Karıncayiyenler gececi hayvanlardır.

Os aardvarks são animais solitários.

- Karıncayiyenler yalnız yaşayan hayvanlardır.
- Yerdomuzları yalnız yaşayan hayvanlardır.

Os primatas são animais plantígrados.

Primatlar plantigrad hayvanlardır.

Ele sabe muito de animais.

O, hayvanlar hakkında çok şey bilir.

Animais selvagens vivem na floresta.

- Vahşi hayvanlar ormanda yaşarlar.
- Yabani hayvanlar ormanda yaşar.

Os animais da floresta morreram.

Ormandaki hayvanların soyu tükendi.

Os elefantes são animais majestosos.

Filler heybetli hayvanlardır.

As abelhas são animais sociais.

Arılar sosyal hayvanlardır.

Todos os animais são iguais.

Bütün hayvanlar eşittir.

Alguns animais mudam de sexo.

Bazı hayvanlar cinsiyet değiştirir.

Não suporto ver animais sofrendo.

Hayvanları acı çekerken görmeye dayanamıyorum.

Não seja cruel aos animais.

Hayvanlara karşı zalim olmayın.

Quantos animais há nesta fazenda?

Bu çiftlikte kaç tane hayvan var?

- Estou lendo um livro sobre animais.
- Eu estou lendo um livro sobre animais.

Hayvanlar hakkında bir kitap okuyorum.

- Há vários tipos de animais no zoológico.
- Há muitos tipos de animais no zoológico.

Hayvanat bahçesinde çok sayıda hayvan türü var.

- Os animais são mantidos em minúsculas jaulas.
- Os animais são mantidos em minúsculas gaiolas.

Hayvanlar çok küçük kafeslerde tutuluyor.

Com animais selvagens portadores de vírus

virüs taşıyan yabani hayvanlarla aramızda

Há alguns animais estranhos no zoológico.

Hayvanat bahçesinde bazı garip hayvanlar var.

Não se encontram animais na ilha.

Adada hiçbir hayvan bulunmuyor.

Os animais morreram um a um.

- Hayvanlar birbiri ardına öldü.
- Hayvanlar birbiri ardına öldüler.

Os animais tiveram que ser mortos.

Hayvanlar öldürülmek zorundaydı.

Como você vai ordenar os animais?

Sen hayvanları nasıl sınıflandıracaksın?

Visitantes não podem alimentar os animais.

Ziyaretçiler hayvanları besleyemez.

Os animais estavam ocupados coletando nozes.

Hayvanlar fındık toplamakla meşguldü.

Na Austrália vivem muitos animais estranhos.

Avustralya'da birçok tuhaf hayvan yaşıyor.

Ela gosta de animais, você sabia?

O, hayvanları seviyor, biliyor musun?

Os golfinhos são animais muito inteligentes.

Yunuslar çok zeki hayvanlardır.

Eu não permiti animais no hotel.

Otelde hayvanlara izin vermedim.

Animais e plantas moram nesse planeta.

Bu gezegende hayvan ve bitkiler yaşar.

Eu não tenho animais de estimação.

Hiç evcil hayvanım yok.

Os cavalos são animais muito sensíveis.

Atlar çok hisli hayvanlardır.

Há muitos animais para ver lá.

- Orada görmek için çok hayvan var.
- Orada görülecek birçok hayvan var.

Ele sabe muito de animais selvagens.

- O vahşi hayvanlar hakkında çok şey bilir.
- Vahşi hayvanlar konusunda bilgisi çoktur.

Os tubarões roxos são animais perigosos.

Mor köpek balıkları tehlikeli hayvanlardır.

Animais inteligentes podem ajudar as pessoas.

Akıllı hayvanlar insanlara yardım edebilir.

Há muitos animais ferozes nesta mata.

- Bu ormanda çok vahşi hayvan var.
- Bu ormanda birçok vahşi hayvan var.

animais muito raros na Austrália.

Avustralya'da çok ender hayvanlar vardır.

Alguns animais hibernam durante o inverno.

Bazı memeli türleri kışın kış uykusuna yatar.

Estes animais são muito amigáveis, também.

- Bu hayvanlar da çok cana yakın.
- Bu hayvanlar cana da çok yakın.

Há muitos animais interessantes na Austrália.

Avustralya'da birçok ilginç hayvan vardır.

Eu comprei um livro sobre animais.

Hayvanlar hakkında bir kitap aldım.

No museu não há animais vivos.

Müzede hiç canlı hayvan yok.

- Muitos animais selvagens morreram por falta de comida.
- Bastantes animais selvagens morreram por falta de alimento.

Bir sürü vahşi hayvan yiyecek yokluğundan öldü.

Os orangotangos são animais solitários, semi solitários

Orangutanlar yarı münferit hayvanlar,