Examples of using "Widziała" in a sentence and their turkish translations:
Hiçbir şey görmedi.
O beni mağazaya girerken gördü.
- Bu kadını nerede gördün?
- O kadını nerede gördün?
Alice, köpeği görmedi.
Nancy daha önce bir dev panda görmemişti.
Kız kardeşim onu kendi gözleriyle gördü.
Sanayi geçmişte birçok iniş ve çıkışları gördü.
Kadını nerede gördün?
Hiç kanguru gördün mü?