Examples of using "Nogę" in a sentence and their turkish translations:
Ben bacağımı kırdım.
Bu daha iyi. Bacağımı çekiyorum.
Köpek onun bacağını ısırdı.
Maalesef, o, kazada bacağını kırdı.
Tom'un sadece bir bacağı var.
Bacağı bir timsah tarafından ısırıldı.
Tom bileğini burktu.
Bacağınızı her çekişinizde, daha da derine doğru emiyor.
Sabah saat 10.00 civarında bacağından kabukla vuruldu parça.
Kulak ve kollarındaki yaraların yanı sıra topallayarak yürüyor,