Examples of using "Niestety" in a sentence and their turkish translations:
Maalesef doğru.
Ne yazık ki, o yoktur.
- Bu ne yazık ki doğrudur.
- Maalesef doğru.
Ne yazık ki bir hata oluştu.
Ne yazık ki doğru.
Ne yazık ki tıpkı tehlikeli bir uyku ilacı gibi,
Tek kıt olan paraydı.
Maalesef, rapor doğrudur.
Üzgünüm, fakat önceden verilmiş sözüm var.
Ne yazık ki okul sistemlerimiz...
Kusura bakmasınlar ama işin aslı öyle değil.
Maalesef, o, kazada bacağını kırdı.
- Maalesef, söylenti gerçektir.
- Ne yazık ki, o söylenti doğru.
Ne yazık ki bugün vaktim yok.
Ne yazık ki, her yerde aynı.
Ne yazık ki, o kadar basit değil.
Ne yazık ki anne foklar tarafından bu ekstra mesafeye
Ne yazık ki yanımda hiç param yok.
Maalesef babam evde değil.
Ne yazık ki kaleyi görme şansım yoktu.
Maalesef bu cümle tamamen anlaşılmaz.
Sadece bunun ne kadar zamandır burada olduğunu bilmiyorum.
Ne yazık ki ormanlar bu alanı sağlamak için yok ediliyor
Maalesef kaza, bu değerli ilaçları mahvetmiş.
Maalesef kaza, bu değerli ilaçları mahvetmiş.
Maalesef öğle yemeği randevumuz için bunu yapamayacağım.
Ne yazık ki şair genç yaşında öldü.
Ama ne yazık ki, bu o kadar da doğru bir tepki değil.
Sorun, şu çıkıntıların... ...çok keskin olması.
Hastalığım yüzünden bugün ziyaret edemedim.
Ne yazık ki, benim doğum günüm bir yılda sadece bir kez.
Ne yazık ki bu güzel sözler benim değil.
Onun yeni kız arkadaşı çekici görünüyor, ama ne yazık ki o çok aptal.
Aşağıda parlayan bir şey görüyorum. Sorun şu ki helikopter buraya inemez.
Korkarım ki seni hayal kırıklığına uğratmak zorunda kalacağım. Canım bu tartışmaya katılmak istemiyor
Maalesef seni reddetmek zorundayım.
Korkarım acıyla yaşamayı öğrenmen gerekecek.