Examples of using "Dziewczynę" in a sentence and their turkish translations:
Kızı tanıyorum.
Ben senin kız arkadaşınla karşılaştım.
Keşke güzel bir kız arkadaşım olsa.
O kızı daha önce gördüm.
Shinya güzel bir kız ile evlendi.
O kızı gerçekten seviyorum.
Tom'un kız arkadaşıyla hiç tanıştın mı?
Seni hoş bir kızla tanıştıracağım.
Pencerenin yanında duran kızı tanıyor musun?
Geçen gün kızı gördüm.
Onun bir kız arkadaşı olup olmadığını bilmiyor musun?
Tom'un bir kız arkadaşı olup olmadığını merak ediyorum.
Tenis oynayan kızı tanıyorum.
O kızı bir yerde görmüş olabilirim.
O annesini ve kız arkadaşını Fransa'da bıraktı.
Onun bir erkek arkadaşı olup olmadığını bile bilmiyorum.
Şu ağacın altında duran bir kız görüyorum.
Tom'un Mary adında bir kız arkadaşı vardı.
Video oyunu oynamayı seven bir kızla evlenmek istiyorum.
Tom, sık sık kız arkadaşının hayalini kurar.
- Ebeveynlerinin görüşü onun kazancını aptal bir kıza harcadığı idi!
- Ebeveynlerinin görüşü onun kazandıklarını aptal bir kıza harcamasıydı.
Tom Cadılar Bayramı için bir kız gibi giyindi.
Tek tekerlekli bisiklete binebilen bir kız tanıyorum.
Geçen gün parkta kızla tanıştım ve onu tekrar gördüm.
Tom yapayalnız oturan bir kız gördü, bu yüzden onunla konuşmaya gitti.