Translation of "Chin" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Chin" in a sentence and their turkish translations:

Jestem z Chin.

- Ben Çin'denim.
- Ben Çin'den geliyorum.

Wrócili z Chin.

Çin'den döndüler.

Wrócił z Chin.

- O, Çin'den döndü.
- O, Çin'den geri geldi.

Xueyou trzyma mapę Chin.

Xueyou bir Çin haritası tutuyor.

Japonia jest niedaleko Chin.

Japonya, Çin'e yakındır.

Wirus pochodzący z Chin kontynentalnych,

"Virüs Çin'de ortaya çıktı,

Moi rodzice są z Chin.

Anne ve babam Çinlidirler.

Tajwan nie jest częścią Chin.

Tayvan, Çin'in bir parçası değildir.

Po prostu wkroczą firmy z Chin.

Çin merkezli şirketlerin devreye girebileceği yönünde.

Sprawny transport z Brazylii do Chin;

Brazilya'dan Çin'e hızlı ve verimli ulaşım;

Dwa lata temu pojechałem do Chin.

Çin'e iki yıl önce gittim.

Liczba ludności Chin jest większa niż Japonii.

Çin'in nüfusu Japonya'dan daha büyüktür.

Wiem tylko tyle, że on pochodzi z Chin.

Bütün bildiğim onun Çin'den geldiğidir.

W dzisiejszych czasach większość ubrań jest importowana z Chin.

Bu günlerde çoğu giyim Çin'den ithal edilmektedir.

Nigdy nie widziałem pandy, dopóki nie pojechałem do Chin.

Çin'e gidene kadar hiç panda görmemiştim.

W tym coraz więcej firm z Bliskiego Wschodu i Chin.

Ortaya çıkan şirketlerin çoğu Orta Doğu ve Çin'den geliyor.

Zagrożone wyginięciem zwierzęta, takie jak tygrysy, nosorożce i łuskowce były przemycane do Chin

Kaplan, gergedan ve karıncayiyen gibi nesli tükenmekte olan hayvanlar Çin'e kaçak yollardan sokuldu.