Examples of using "Ciemność" in a sentence and their turkish translations:
Karanlık...
Karanlık.
Karanlık çökmek üzere.
Karanlık nasıl hızlı çöktüyse...
Karanlık ışığın yokluğudur.
Madenin içi kapkaranlık.
Karanlıkta gizlenen şeyleri ortaya çıkarır.
Karanlıktan faydalanmak için geceyi beklemesi gerek.
Avcılardan ancak karanlık sayesinde korunabiliyor.
Yeni teknoloji sayesinde... ...karanlığın içine bakabiliyoruz.
Patagonya dağlarındaki anne puma karanlıktan faydalanmış.
Güneş batarken Lannes hala Rusları başarıyla tutmaya devam ediyordu
Artık... şüphe kalmadı. Karanlık, fırsat yaratır.
Bulut geliyor ve savan bir kez daha karanlığa gömülüyor.
...günler uzar ve karanlık yerini aydınlığa bırakır.
Daha da kuzeyde... ...karanlık biraz daha uzun sürer.
Gözlerini pek kullanmaz. Onun yerine karanlıkta yolunu koklayarak bulur.
Günün sonu yaklaştıkça... ...saatte 1.000 kilometreden büyük bir hızla...
Karanlık gizlenmesini sağlıyor. Ama yere bastığında çıkan titreşimler buz denizinde yankılanıyor.
Gecenin artık son saatleri. Ama Asya'nın yağmur ormanları hâlâ karanlığa gömülü.