Examples of using "Równie" in a sentence and their turkish translations:
Karanlık nasıl hızlı çöktüyse...
Ben Tom kadar uzunum.
Tom kadar şaşırdım.
- Benim de senin kadar kafam karıştı.
- Senin kadar kafam karışmış durumdayım.
Bir ev kadınına, sokaktaki adama, çiftçiye,
ve etobur, bu da gayet enderdir.
Bunlar da şunlar kadar iyi.
Tom, Mary kadar meşgul.
Bulunduğumuz yerde de kalabiliriz.
Gündüzleri filler kadar iyi görürler.
Tom senin kadar iyi Fransızca konuşur.
Tony İngilizceyi senin kadar iyi konuşur.
İngilizcenin yanı sıra Tay dili de konuşabiliyor.
Nobel ödülünü kazandıktan sonra her zamanki kadar mütevazı kaldı.
Zeitgeist felsefesiyle olan çalkantılı ilişkimi düşününce...
Tony İngilizceyi senin kadar iyi konuşur.