Translation of "Uscirne" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Uscirne" in a sentence and their turkish translations:

E l'unico modo per uscirne è pentirsi

Eğer biz şiddet üzerine kurulu bir millet olmaktan pişmansak

Non dobbiamo uscirne con delle mezze misure.

Bundan yetersiz önlemlerle çıkmak istemiyorum.

Non dobbiamo uscirne con dei giovani radicalizzati

Radikalleşmiş gençlikle ve ilgisiz yaşlılarla

Seguiremo la luce in questa galleria, fino a uscirne.

Bu tünelden çıkmak için ışığı takip edeceğiz.

E di non avere i 500 dollari per uscirne.

ve kurtulmak için 500 dolarınız olmadığını.

Perché pensavo che se loro sono riusciti ad uscirne

çünkü onlar nefretten arınmayı başarabilmişlerse geri kalanımız da

E pur sapendo che entrambe le opzioni mi avrebbero aiutato a uscirne,

ve her iki seçeneğin de beni bu durumdan kurtarabileceğini bilsem de