Examples of using "Stavamo" in a sentence and their turkish translations:
Biz onları arıyorduk.
Biz şaka yapıyorduk.
Biz spekülasyon yapıyorduk.
Konuşuyorduk.
Kazanıyorduk.
Onları öldürecektik.
Biz onları asacaktık.
Hepimiz iyiydik.
Yelkenliyle gidiyorduk.
Biz ne yapıyorduk?
Hepimiz gülüyorduk.
Kavga etmiyorduk.
Biz onları bekliyorduk.
Birlikte öğle yemeği yiyorduk.
Hepimiz onları izliyorduk.
Onları korumaya çalışıyorduk?
Onları öldürmeye çalışıyorduk.
Onlara yardım etmeye çalışıyorduk.
Biz sadece eğleniyorduk.
Biz senin hakkında konuşuyorduk.
Sadece konuşuyorduk.
Biz sadece çalışıyorduk.
Biz birlikte çalışıyorduk.
Tom'u bekliyorduk.
Biz onu bekliyoruz.
Öpüşüyorduk.
Parkta oynardık.
Onları etkilemeye çalışıyorduk.
Biz yemek yiyorduk.
Biz öğle yemeği yiyorduk.
Bunu umuyorduk.
Hepimiz onu izliyorduk.
Hepimiz onu izliyorduk.
Onu korumaya çalışıyorduk.
Onu korumaya çalışıyorduk.
Ona yardım etmeye çalışıyorduk.
Ona yardım etmeye çalışıyorduk.
Biz onları aramıyorduk.
Az önce senin hakkında konuşuyorduk.
Biz ne hakkında konuşuyorduk?
Oy vermek üzereydik.
Biz pizza yiyorduk.
Ragbi oynuyorduk.
Biz golf oynuyoruz.
Biz sadece onları arıyorduk.
Biz onun hakkında konuşuyorduk.
Bu proje üzerinde çok çalışıyorduk.
Parti yapıyorduk.
İyi zaman geçiriyorduk.
Biz onu arıyorduk.
Biz onu arıyorduk.
Aradığımız kişi o.
Sadece basketbol hakkında konuşuyorduk.
Hepimiz eldiven giyiyorduk.
Peki, biz ne hakkında konuşuyorduk?
Onu bir sır olarak saklamaya çalışıyorduk.
Ben ne yaptığımızı unuttum.
Biz Tom'a sürpriz yapmaya çalışıyoruz.
Tom aradığında, akşam yemeği yiyorduk.
Ziyaretçi beklemiyorduk.
Biz geç saatlere kadar çalışıyorduk.
Tom'la ilgili sorunlar yaşıyorduk.
Onları vuracaktık.
Biz bir sandviç yiyorduk.
Biz yanlış bir şey yapmıyorduk.
İzini takip ederek seni yakalamaya çalışıyoruz.
Biz sadece o konuda konuşuyorduk.
Tom hakkında konuşuyorduk.
Tam gitmek üzereydik.
Bunun hakkında konuşuyorduk.
Biz onlar hakkında konuşuyorduk.
Biz onunla ilgili konuşuyorduk.
Biz ağaç dikiyorduk.
Şimdi, ne hakkında konuşuyorduk?
Biz sıcakta terliyorduk.
Sadece el ele tutuşuyorduk.
O, hakkında konuştuğumuz adam.
Yağmur yağmaya başladığında biz başlamak üzereydik.
Üç gündür yolculuk yapmaktayız.
Tam onun hakkında konuşuyorduk.
O düşündüğümüz şey.
Az önce Tom hakkında konuşuyorduk.
Bu beklediğimiz şey.
Biz çok kar bekliyorduk.
Sahip olduğumuz her şeyi ona veriyorduk.
Tom ve ben seninle ilgili konuşuyorduk.
O zaman tempura pişiriyorduk.
Bunu Tom için yapmadık.
Belki de beklediğimiz kestirme yol burasıdır.
Bu bizim beklediğimiz an.
O ortaya çıktığında onun hakkında konuşuyorduk.
Hakkında konuştuğumuz bu değil.
Sanırım aradığımız şeyi buldum.
Tom'un kıyafetlerini çıkarıyorduk.
Biz tam gitmek üzereyken Tom eve geldi.
- Tom nereye gittiğimizi nasıl biliyordu?
- Tom nereye gidiyor olduğunuzu nereden bildi?
14 yaşlarımdayken Okuloma'nın evinde tartışıyorduk.
ve Ay'ı nasıl yapacağımızı hâlâ çözmeye çalışıyorduk.
Ne yaptığımızı bilseydik buna araştırma denmezdi, değil mi?
Biz evlerimizdeyken